Aidat Ödemeyene Ne Yapılabilir?
Apartmanlarda toplu yaşamanın gereklerinden biri elbette aidat ödemektir. Aidat ödememenin yaptırımları vardır, ödememekte direnen kat malikleri ve kiracıların bunları bilmeleri iyi olur. Zira yasal prosedürler yürütülerek evlerinden dahi olabilirler.
Karar Alınırsa Aidattan Muafiyet Mümkün
Kat Mülkiyeti Kanununa göre, kat malikleri genel kurulunca alınmış aksine bir karar olmadıkça, kural olarak ev ya da işyeri fark etmeksizin tüm bağımsız bölümler için aidat ödenmek zorundadır. Maliklerce alınmış bir karar yoksa bir kısım maliklerin bazı gider kalemlerinden faydalanmadıkları, örneğin asansör kullanmadıkları öne sürülerek az ödeme yapmaları mümkün değildir. Aidat miktarı kural olarak daireler için arsa payı oranında belirlenir ancak herkes için eşit olmasına da karar verilebilir.
Kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından yarısının fazlası olan toplanma yeter sayısı ve oy çokluğu sağlanarak, aidat miktarı, bir ya da birkaç daire ya da işyerinin aidattan muaf tutulması, yöneticinin aidat ödeyip ödemeyeceği ve ödeyecekse ne oranda ödeyeceği hakkında karar verilebilir. Yöneticinin muafiyeti hakkında bir karar alınmamış ise, yönetici yönetim süresince kendisine düşen aidat ve benzeri yönetim giderlerinin yarısına katılmama hakkına sahiptir. Kiracı kat malikleri kurulu toplantısına katılabilir ancak kararlar için yapılan oylamada oy kullanamaz. Ancak bir kat maliki kiracısını vekil olarak tayin ederse kiracı onun adına oy kullanabilir.
Aidat Ödemeyen Kat Malikine Ne Yapılabilir?
Aidatını ödemeyen kat maliki hakkında diğer kat maliklerinden her biri veya yönetici tarafından dava açılabilir ve icra takibi yapılabilir. Alacağa aylık yüzde beş oranında faiz dahi istenebilir.
Peki, birikmiş aidatların para olarak ödenebileceğinden şüphe varsa, örneğin yasal yollara başvurulsa bile söz konusu kat malikinin ödeme gücünün olmadığı biliniyorsa ve mahkeme ya da icra müdürlüğünden karar alınsa bile tahsilde zorluk yaşanacağı düşünülüyorsa ne yapılabilir? Bu durumda kat malikinin taşınmazı sattırılabilir. Özellikle birikmiş aidat miktarı yüksek bir meblağ ise bu yol mantıklı olacaktır. Çünkü bir taşınmaz satışı için adli merciler tarafından alınacak harçlar ve tapu devir bedelleri de çok düşük değildir.
Aidat ödemeyenin taşınmazının satılması iki yol ile olabilir. Birincisi, kat maliklerinden biri ya da birkaçı aidat ödememe durumunun kendileri için çekilmez hale geldiğini ispat ederek o kat malikinin bağımsız bölümünün bedeli karşılığında kendilerine devredilmesi talepli dava açabilirler. Çekilmez hale gelme hususunun nasıl ispat edileceğinin şartları kanun ile düzenlenmekte olup, hukuki yardım almanızda fayda vardır. İkincisi, taşınmazı bedelini ödeyip satın almak isteyen yoksa, kat maliklerinden biri ya da birkaçı ya da onları temsilen apartman yöneticisi gerekli yasal prosedürleri tamamlayarak taşınmazın icra yoluyla açık artırma usülüyle satışa çıkarılmasını sağlayabilir. Satıldığında elde edilen bedelden alacak tahsil edilir.
Aidat Ödemeyen Kiracı İse
Aidat bir demirbaş gideri değil güncel kullanım gideri sayıldığı için eğer taşınmazda kiracı varsa aidat ödemekle yükümlü olan kiracıdır. Ancak bazen kiracı kaçıp gitmekte, diğer kat malikleri muhatap bulamamaktadır. Kanun bu nedenle kiracının ödemediği bu giderlerden ev sahibinin de müteselsilen (beraber) sorumlu olduğunu düzenlemiştir. Kiracıdan tahsilat yapılması mümkün olmazsa ev sahibine gidilebilecektir. O halde ev sahibinin taşınmazı aidat ödemeyen kiracısı sebebiyle göz göre göre satılacak mı? Evet, satışı istenebilir. Bu durumda bir ev sahibi iseniz, borcu mecburen kendiniz ödeyip sonra kiracınıza rücu etmeniz gerekebilir. Henüz durum bu aşamaya gelmeden iki ay üst üste aidat ödemeyen kiracınızın haklı olarak tahliyesini talep edebilirsiniz.
* İSİMSİZ YORUMLAR YANITLANMAZ.
* Değerli yorumlarınız ve sorularınız onaydan geçtikten sonra yayınlanır ve yanıtlanır. Yorumun aşağıda görünmesi ve altına yanıtın girilmesi birkaç gün sürebilir, ara sıra kontrol ediniz.
* AŞAĞIYA YORUM YAPAMIYOR İSENİZ BU LİNKE TIKLAYIP FORMU DOLDURARAK DENEYİNİZ.
* ÜCRETSİZ SORU SORMA PLATFORMU DEĞİLDİR. Blog altındaki yorumlarımız genel fikir verme amaçlı olup, olaya özgü danışmanlık değildir. Sorularınızın yanıtlanması genel olarak hukuki bir imkanın olup olmadığı şeklinde olacaktır. Sorunuz yayınlanmadı ise yazı metninde açıkça yanıtı bulunması sebebiyle olabilir. Birkaç defa aynı yönde yanıtlanmış sorular ile tamamiyle aynı olan sorular sorulduğunda da yorumunuz yayınlanmaz.
* Önemli not: Telefonla soru yanıtlama gibi bir hizmet vermemekteyiz. Whatsapp"tan ya da sosyal medya hesaplarından da danışmanlık vermemekteyiz. Danışmanlık ücreti, doğru yorum ve emeğin karşılığıdır. Yüzyüze görüşmek için randevu alabilirsiniz. İzmir dışında iseniz, ücretli online danışmanlık hakkında sadece bilgi almak için dahi [email protected] "ye mail gönderebilirsiniz.
Merhaba avukat hanım. Ben bir ev aldım benim evi satın aldığım tarihten önceki ödenmemiş aidat borçlarını benden istiyorlar. Ödemezsem icra takibi yapacaklarını söylüyorlar. Bu aidatlardan kim sorumlu
Merhaba Melek hanım, kat maliki, malik olmadan önceki dönemle ilgili ortak gider borcundan sorumlu tutulamaz. Bununla ilgili bolca Yargıtay kararı mevcuttur. Size icra takibi yapılırsa itiraz edebilirsiniz, yasal süreleri kaçırmamak ve itiraz şekli hakkında bir meslektaşımızdan yardım alın..
Merhaba.ben bir binada yöneticiyim.ihtar çekmek için notere gittik ama bizden vergi numarası. Yöneticinin görevlerini yazan açıklama ve 2022 yılına ait yönetim karar olması gerekiyor dendi.nasil bir yol izleyebiliriz.tesekkurler
Merhaba Salih bey, iki önerim olabilir. Birincisi başka bir noterde de şansınızı deneyebilirsiniz., noterlerin birinin istediğini diğeri istemeyebiliyor. Yasal olarak apartman yönetimi tarafından bir dava açılacağı ya da ihtarname çekileceği vakit, ödemeyenlerin borçları için ihtarname çekilebileceğine dair alınmış olması gereken bir yönetim kararı olması gerekiyor evet. Vergi no ise zorunlu değil Apartmanlarda çalışan bina görevlisi ücretinden gelir vergisi kesintisi yapılıyorsa ya da bunun gibi bir vergi stopaj gerektiren bir ödeme söz konusu ise apartmanların vergi no alması zorunluluğu var, böyle bir görevli vb yoksa yoktur. Tüm bunlar dışında, burada size ikinci önerim şu olabilir; ihtarname çekmek , daha masraflı bir yöntem. Ve zorunlu da değil. Aidatını ödemeyen daire sakinlerine karşı icra takibi başlatmayı niye düşünmüyorsunuz? İcra takiplerini kendiniz açmanız ve takip etmeniz ölüm gibi zor olacaktır. Ancak cüzi bir ücret karşılığı birçok avukat meslektaşlarımız bu gibi icra takibi işlerinde apartman yönetimleri ile anlaşmakta ve icra takiplerini sistem üzerinden açmakta ve yine sistem üzerinden kolayca takip edebilmektedirler. Bunun için tek yapacağınız apartman toplantısında bu konuda avukata yönetim adına vekaletname vermek üzere karar almak. Bu karar ile birlikte bir noterden avukata vekaletname çıkarmak. Gerisini avukat meslektaşımız halledecektir.
Merhabalar.. Hizmetiniz için çok teşekkürler. Tahliye talepli icra takibine haksız itiraz eden kiracıya itirazın iptali davamız sürmektedir. 2 yıldır kira ödemeyen kiracı aidat, su, yakıt ödemelerini de yapmadığı için yönetimden kat malikine ödeme emri yollandı. Yönetim, tahliyeyi hızlandırabilecek hizmet kısıtlamayı da kabul etmiyor. Bu durumda kat malikinin hakları nelerdir? Teşekkürler
Merhaba Bayram bey. Kiracının dava devam ederken aidat su ve yakıtı da ödemiyor olmasının süreci hızlandırabilecek bir etkisi yok malesef, hızlandırmak için bunlar gerekçe gösterilerek ekstra bir şey yapılamaz. Davaya bunun bilgisini bir beyan olarak sunmanız yine de dava sonucuna hakimde kanaat yaratmak açısından faydalı olur. Bir apartmanın yönetim planında aidat ya da fatura borçlarını ödemeyenlerin elektriğinin / suyunun kesileceğine dair bir madde varsa yönetim bunları kesebilir. Ancak kesmek zorunda değildir.Yönetim kabul etmiyorsa yapılamaz. Madde yoksa da kesilemez. Son olarak, apartman yönetimi aidatı kiracıdan tahsil edemezse, direkt kat malikine gitme hakkı da vardır. Aidat bakımından durum kesin, elektrik su ve yakıt bakımından ortak kullanımda olan elektrik su ve yakıt söz konusu ise yine aidat gibi, malik de direkt sorumlu. Ama kiracı üzerine aboneliği olan sadece daireye has yakıt elektrik ve sudan bahsediyor isek bunlardan kat malikinin sorumluluğu yoktur. Ortak kullanımdan kaynaklanan fatura bedelleri ve aidatın kat maliki olarak size karşı takibe koyulduğunu kabul edersek, tüm bu nedenlerle , size yönetim tarafından yapılan icra takibine itiraz ederseniz bu sefer yönetim size karşı itirazın iptali davası açar ve kazanır. İtiraz etmemek ve ödemek, ayrıyetten bunları kiracınızdan bir icra takibi yaparak istemek daha mantıklı olacaktır.
Hizmetiniz için çok teşekkürler. Site yönetimi kat maliki ile kiracıya aynı dosya ile icra takibi başlattı. Kat maliki söz konusu borcu ödeyip, makbuzunu daha önce kiracıya karşı açtığı itirazın iptali davasına delil ve alacak olarak ekleyebilir mi?
Yukarıdaki soruya verilen yanıta ek olarak, kat maliki söz konusu borcu ödeyip makbuzunu daha önce kiracıya karşı açtığı itirazın iptali davası da eğer o makbuz borçları ile İLGİLİ İSE delil olarak ekleyebilir evet. Ancak yeni bir alacak kalemini eklemek itirazın iptali davasında eklemek mümkün değil, yeni takip yapılmalı.
Merhaba Aylin hanım yeni yönetici olduğum bir apartmanda görevi eksi bakiye ile devir aldım ve daireler aidat ve yakıt giderlerini ödememiş şuan halen ödemiyolar ve emlakcı ilgilendiği için daire maliklerinin t.c kimlik nosu ile isimlerinide bilmiyorum bilmeiğim için icra davasıda başlatamıyorum emlakçı bey hiç bir şekilde bilgi vermiyor ne yapabilirim bu konu hakkında ayrıca emlakcının yetkilendirildiğine dair banada belge sunulmadı şimdiden teşekkür ederim vereceğiniz bilgiler için
Merhaba, zor bir durum. Emlakçı ile muhatap olmayın. Apartman ve site yönetimlerinin daire sakinlerine ait kişisel bilgileri toplaması 1774 Sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’na (“KBK”) ve “Kimlik Bildirme Kanununun Uygulanması İle İlgili Yönetmeliği’ne” (“KBKUY”) yine 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’na göre yasal yükümlülükleridir. Bildirmelerinin zorunluluk olduğunu, aksi takdirde kendilerine yapılması gereken tüm tebigatların bundan sonra Tebligat kanunu ve kat mülkiyeti kanunu’nun ilgili düzenlemelerine göre ilan tahtasına asılmak suretiyle yapılmış sayılabileceğini belirten bir yazı ya da form hazırlayın, tüm dairelerin kapısını çalarak dağıtın, size doldurup iletmelerini isteyin. İletmeyenler ya da kapıyı açmayanlar için dairelerine noter ile ihtarname göndererek bu hususu yerine getirmelerini istemeniz gerekiyor. Yasal olarak durum bu iken, tabi uygulamada bunun mümkün olması bazen zor. Eksi bakiyeyle devraldığınızı söylemişsiniz, ihtarname masrafını nasıl karşılayacağınızı bilemiyorum. Bundan önce, muhtara da sorarak şansınızı denemenizi tavsiye ederim. (muhtarın size bilgi verme zorunluluğu yok tam tersi sizin muhtarı bilgilendirme zorunluluğunuz var yasal olarak.)
İcra takibine itiraz eden kiracıya açtığım itirazın iptali davasında gerekçeli karar çıktı.. Kararda takibe konu alacağım için takibin devamına ve tahliyeye hükmedildi. Dava sürerken birikem kira ve ödediğim aidat, yakıt vs alacaklarım için yine ilamsız icra takibi mi yapmak gerekiyor... Teşekkürler
Merhaba Bayram bey, evet dava sürerken birikenler için ayrıca ilamsız icra yapılması gerekir.
Merhaba Aylin Hanım apartmanımızda ortak alan olan çatıda bulunan sızıntı sebebiyle dairemizin tavanında ciddi tahribat meydana geldi bunu apartman yönetimine iletmemize rağmen herhangi bir tadilata bulunmadı biz de bu sebeple yıllardır aidat ödememekteydik. Yeni yönetim gelince bu sorun giderildi. ( Yaklaşık 7 yıl boyunca evden kova ile su tahliye ettik ve yönetici gerek gözüyle gerekse fotoğraflarla bunu görmekteydi) Şuan gelen yönetim çatıyı yaptırdığı için bizden son 10 yıllık aidat ödemesini yapmamızı talep ediyor. Bizim 7 yıl içinde çektiğimiz mağduriyet ve ortak alanın yükünün üzerimize yıkılması gibi durumlar var ve üstelik bize hangi ayları ödemediğimizi resmi şekilde beyan etmeyip sizin şu kadar borcunuz var en az şeklinde rakam söyleniyor kaldı ki bu ödemediğimiz dönem içerisinde 2-3 sefer 5-6 aylık toplu ödemeler yaptık . Sorum şu 5 yıllık zaman aşımı bizim için geçerli mi ve Ödemediğimiz ayların bilgisini bize vermek zorunda değiller mi ? Resmi bir evrak yok borcunuz şu kadar şeklinde bizi tatmin etmiyor çünkü talep ettikleri rakam 10 yıllık aidata denk keza mümkün değil 10 yıl ödeme yapmamamız kaldı ki biz bu dairede oturmuyorduk bile 10 yıllık süre içerisinde sürekli dönem dönem kiracılar oturdu yani hesapta bir yanlışlık var nasıl bir yol izleyebiliriz teşekkürler.
Merhaba Berkant Bey bayramdan dolayı yaşanan gecikmeden ötürü özür dilerim. Sizin de dediğiniz gibi apartman aidatında zamanaşımı süresi 5 yıldır, yani geriye dönük 5 yıllık aidat borçları istenebilir. Ayrıca elbette size tek tek hangi ay için ne kadar aidat istediklerini bildirmek zorundalar. Bunun için yazılı olarak ihtar çekmeliler, ihtara rağmen ödenmezse ancak o zaman icra takibi ya da dava açmalılar. Ki bu ihtarla (ya da doğrudan icra takibi açarlarsa takip ile) istenen miktar size göre ödenmeyenden çok fazla itiraz hakkınız var.. O zaman sizin itirazınızla icra durur, onlar icrayı devam ettirebilmek için dava açmak zorundalar, açacakları davada mahkeme her iki tarafın da itirazlarını inceleyecek, icrayı kısmen ya da tamamen iptal ettirebilecek veya devam ettirebilecektir. Şu an size resmi ve yazılı bir bildirim yapılmadan bir ödeme yapmayabilirsiniz, çünkü sizin de dediğiniz gibi miktarda anlaşmazlık var. Veya illa yapacaksanız, ödemeyi yaptıktan sonra yönetimden geçmiş döneme ait başka borç kalmadığına dair bizzat yöneticinin imzasını taşıyan bir kağıt alın.
Mrb hocam iyi çalışmalar site yöneticisi gelir gider tablosunu sitede yaşayan hiç kimse ile paylaşmıyor bu giderler ile ilgili ortada büyük bir yolsuzluk olduğunu düşünüyoruz ne yapabiliriz
Merhaba Ramazan bey. Kat mülkiyeti kanunu'nun 39. maddesine göre Yönetici, yönetim planında belirlenmiş zamanlarda, eğer böyle bir zaman belirlenmemişse her takvim yılının birinci ayı içinde kat malikleri kuruluna, o tarihe kadar elde edilen gelirlerin ve yapılmış olan giderlerin hesabını vermekle yükümlüdür. Kat maliklerinin yarısı isterse, arsa payları ne olursa olsun yönetim planında yazılı zamanlar dışında ya da yılın birinci ayı haricinde her zaman yöneticiden hesap vermesini isteyebilirler. Bu konuda yapılabilecek şeyler çok. İlk olarak, olağanüstü toplantı düzenlemek düşünülebilir. Yöneticiyi görevden almak ya da değiştirmek isteyen kat malikleri ya olağan kat malikleri kurulu toplantısını beklemelidir ya da o toplantı zamanına çok varsa yöneticinin onayı olmasa dahi , kanundaki usülüne uygun şekilde duyuru yaparak tüm kat maliklerini olağanüstü toplantıya çağırmalıdır. Olağanüstü toplantıda, tüm kat maliklerinin en az yarısının kararı ile yöneticinin şu kadar süre içinde hesap vermesine, aksi takdirde görevden alınacağına dair karar verilebilir. Bu kararın bir nüshası da hesap vermeyen yöneticiye iadeli taahhütlü mektup ile ya da elden imza karşılığı tebliğ edilebilir. (Karar metnini yöneticiye tebliğ etmeden önce cüzi bir danışmanlık ücreti karşılığında da olsa bir avukat meslektaşa göstermenizi öneririm). Buna rağmen yönetici birşey yapmazsa, yönetici ilk seçildiği zaman hangi oy çoğunluğu ile seçilmişse, aynı oy oranı ile ikinci bir olağanüstü toplantı yapılarak görevden alınabilir. Bir başka yöntem, toplantı yapmadan, doğrudan kat maliklerinin en az yarısı olarak bir tutanak tutup, aynı şekilde bir karar alınır. Daha sonra yöneticiye noterden bir ihtarname çekilir. İhtarname kısmında avukat yardımı almanızı öneririm. (İleride görevine son verildiği takdirde yönetici dava açarsa haksız yere görevden alındım diye , ihtar içeriğine yazılanlar önem arz edecek.) İhtara rağmen hesap vermez ise, yöneticinin görevine son vermek üzere bir olağanüstü toplantı yapılır ve son verilir. Son olarak; apartmanın gelir giderleri yani hesaplarının denetlenmesi denetçi ya da denetçilerin görevi aynı zamanda. Denetçiniz var mı? Yönetici gibi mi davranıyor o da? Hesapların denetlenmesi için yönetim planında belli bir zaman konulmamışsa; kanunen bu denetim her üç ayda bir yapılır; eğer haklı bir sebep çıkarsa, hesap denetlenmesi her zaman yapılabilir. Denetçi de yöneticinizi koruyorsa ya da umursamaz ise, yönetici hakkında hesap verme kararı verirken denetçi hakkında da denetleme yapmasına dair karar verebilirsiniz. Yöneticiye ihtar çekilecekse, aynı ihtarda denetçiye de denetim görevini yapması için çağrıda bulunulabilir.
1)Site yönetimi tüm konutların elektrik tesisatına onay olmadan kaçak akım rölesi takmış.Halbuki evin içinde vardı.Şimdi benden parasını istiyor. Genel kurul kararı çıkardı.Ödemek zorunda mıyım. 2)Özel bir iş için topladığı paranın,iş bittikten sonra kalan bakiyesini iade etmesi gerekmez mi,başka işler için harcayabilirmi, 3)Genel kurul kararı ile 350 TL topladığı başka bir özel bir iş için(kararda masraf 350 TL yi aşarsa aidatlardan karşılanır yazıyor) ilave 250 lira daha istiyor.Genel kurul kararı gerekmez mi?.Teşekkürler
Merhabalar, genel kurul kararı olduğu için ödemek zorundasınız. Site yönetiminin belirli bir iş için topladığı paranın,iş bittikten sonra kalan bakiyesini iade etmesi zorunlu değildir, bu konuda genel kurulda yeter sayısı ile alınan bir karar varsa bu para başka işler için harcanabilir. Karar yoksa ancak o zaman iade edilmesi gerekir. Üçüncü sorunuza, genel kurul kararındaki tam ifadeyi görmeden yüzde yüz doğru bir yorum yapamıyorum. Örneğin " X işi için masraf olarak 350 tl toplanmasına karar verilmiştir. Gereken masrafın toplanan 350 tl yi aşması durumunda aşan kısımlar aidatlardan karşılanacaktır" diyorsa sadece, şu an 250 tl toplanması uygun değildir. Ancak ek olarak örneğin "Meblağ aidatlardan karşılanamıyorsa ek masraf toplanabilir" gibi bir ifade geçiyorsa veya "aidat olarak artan meblağ olduğu sürece aidatlardan karşılanacaktır" denmişse örneğin, o zaman 250 liraların toplanması mümkün ve uygun olur.
Eski kiracı 5 aydır kira ve aidat ödemiyor. Evi gelecek hafta devralacağız. Eski kira ve aidat borçlarından eski ev sahibi doğru ama ben yeni ev sahibi olarak eski kira ve aidat borçlarını eski ev sahibinden devralmak istiyorum. Eski ev sahibi yakınımız ancak bu işleri yapamaz. Bana yani yeni ev sahibine bu eskiden ödememiş kira ve aidat borçlarını nasıl devralabilirim. Şimdiye kadar ihtar bile çekilmemiş. Kiracı hep söz vererek ödememiş. Bu devri nasıl alırım. Yönetim daire satıldığında borçları kimin ödeyeceğine dair sorup ben kabul edip bu aidatları ödersem kiracı bunları ben eski ev sahibine ödemekle yükümlüyüm sana ödemek zorunda değilim diyebilir mi. Hukuk bu ödediğim eski borçları ödemeseydin diyebilir mi. Tek taraflı bağış gibi görüp bu ödediğim parayı kanunen tahsil edemez miyim?
Merhabalar. Eski borçlardan eski ev sahibinin sorumlu olması yasanın standart öngördüğü, ancak aksi kararlaştırılabilir bir hükümdür bu elbette. Eski ev sahibi ile yeni ev sahibi (yani siz) aranızda bir sözleşme yaparak alacak ya da borçları devralabilirsiniz, Alacağın devrinde de borcun devrinde de sözleşmenin yazılı olması zorunlu ancak noter onaylı olması zorunlu değil, doğrudan A4 kağıdına yazsanız da olur. Noter onaylı olması, ileride tarafların "bu benim imzam değil" gibi imza inkarı vesaire yapması bakımından daha güvenli olur sadece. . Dikkat: burada aidat ve kiralar konusunda bir ayrım yapmak gerekiyor. Aidatlar ev sahibinin sorumlu olduğu borçtur, kira sözleşmesi ile kiracının sorumlu tutulmuş olması apartmanı bağlamaz. Apartman, alacağını ev sahibinden tahsil etme yoluna gider. Aidatın alacaklısı apartman yönetimi. Siz aidat bakımından yeni malik olarak , eski malikin aidat borcunu devralıyorsunuz. Borcun devri yani aidat borçlarını devralmanız alacaklının izin vermesine bağlı. (aidat alacaklısı olan apartmanın/apartman yönetiminin izni gerekiyor) Apartman yönetiminin sizin ödemenize karşı çıkacağını düşünmüyorum. Siz eski malik ile aranızda borcu devraldığınıza dair bir sözleşme yapmanız koşuluyla (bu sözleşmeyi apartman yönetimine sunmanıza gerek yok), yönetim daire satıldığında borçları kimin ödeyeceğine dair sorduğunda siz doğrudan kabul edip bu aidatları ödeyebilirsiniz. Dolayısıyla aidat borçlarını devralmanız bakımından kiracının rızası gerekli değil ancak yönetimin rızası gerekli. Yönetime eski malik dönemindeki aidatları öderken, yönetimden geçmiş borçları eski malik X yerine sizin ödemenize yönetim olarak rızaları olduğuna dair bir kaşeli imzalı belge alırsanız, sıkıntı yaşamazsınız daha sonra (Yönetimin ikinci kez tahsilat için eski malike gitmek gibi bir kötüniyetlilik yapmasının önünü kesersiniz). Apartmana karşı aidat borcunu devralmanız borcun devri. EĞER KİRA SÖZLEŞMESİNDE AİDATLARDAN KİRACININ SORUMLU OLDUĞU YAZIYORSA, kiracı ile iç ilişkide aidattan kiracı borcçlu ,kiraya veren yani ev sahibi alacaklı. İç ilişkide eski ev sahibi ile yeni ev sahibi bakımından bu bir alacağın devri. Aynı şekilde iç ilşki alacağı olan kiralar da eski ev sahibi bakımından birer alacak, siz eğer kiracının sizden önceki dönemde ödemediği kira alacaklarını da eski malikten devralmak ve siz alacaklı olmak istiyorsanız (ve böylelikle kiracıya karşı siz yasal takip vb yapmak istiyorsanız), bu da bir alacağın devri olur. Siz kiralananı satın alarak kira sözleşmesinin yasa gereği tarafı oluyorsunuz, sözleşme size otomatikman devredilmiş oluyor. Sözleşmenin tarafı değişiyor, yeni tarafı olarak da siz sözleşmeden kaynaklanan satın alma tarihinizden SONRA doğacak tüm alacakları talep edebilme hakkına yasa gereği sahip oluyorsunuz. Satın alma tarihinizden önceki kira alacaklarını kiracıdan talep edebilmeniz için, eski malik ile siz arasında alacağın devri sözleşmesi yapılması gerek. Bunda ise borçlunun yani kiracının rızasına falan gerek yok. Eski malik ile yeni malik yazılı bir sözleşme imzalarsa, eski malikin devralmasından önceki dönem kira alacaklarını da yeni malik kiracıdan talep edebilir, kiracıya bu hususta bir ihtar çekilerek alacağın devri bildirilir. (İznini almak değil, sadece bildirim.) Yine yeni malike de ödemezse, o zaman yasal takibe geçilir. Burada yapılması gereken şey, eski kiraya veren yani eski malik ile siz basit de olsa bir yazılı sözleşme yapmalısınız, satın almanızdan önceki dönemdeki kira ve aidat aylarını ve miktarları tek tek belirterek aidat borçlarını ve kira alacaklarını devredildiğini belirtmelisiniz. Sözleşme hazırlanmasında da, daha sonra kiracıya karşı takibe geçilmesinde de bir avukattan danışmanlık almanızı ŞİDDETLE öneririm. Sözleşmede ve ihtarnamede kullanmanız gerekli ifadeleri kullanmayarak normalde alabileceğiniz alacaklarınızdan da olmayın. Daha detaylı bilgi için [email protected] adresimize mail gönderebilirsiniz. Saygılar.
Merhaba Aylin Hanım 6 aydır, ikamet ettiğim sitenin yöneticiliğini yapmaktayım. Eski yönetim döneminden beri, yaklaşık 3 senedir aidat ödemeyen kat malikleri ve kiracılar var. Kat malikleri listesini tapudan aldım, şöyle bir sorun var, bazı kat malikleri yabancı uyruklu ve yurtdışında ikamet ediyor, buraya uğradıkları yok. Bunlarla ilgili nasıl bir işlem yapabilirim. Bir de kiracı olan 2 Türk aile var, aidat ödemeyen, ev sahipleri yabancı, bu konuda nasıl bir yol izlemeliyiz. Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.
Merhaba Orhan Bey geç yanıt için üzgünüm umarım görürsünüz. Yabancı uyruklu kişiler de dahil, aidat borçlarını ödemeyenleri yönetici olduğunuz apartman adına icraya verebilirsiniz. Sadece bu kişilerin adreslerinin tespit edilmesi kısmındaki süreç daha uzun sürer ve daha masraflı olur. Kiracı olan türk aileler bakımından da malesef ev sahiplerine yani yine yabancı uyruklulara karşı icra takibini açmak zorundasınız, çünkü aidattan apartmana karşı sorumlu olan dış ilişkide ev sahipleridir. Kiracı ile ev sahibi arasında aidatları sen ödeyeceksin gibi bir sözleşme var ise bile, apartman doğrudan kiracıya icra takibi yapamaz, kanun kat maliklerini sorumlu tutmakta. Sizin muhataplarınız hep kat malikleri olacak. İcraya verme bakımından, avukatla ilerlemenizi öneririm. Bunun sebebi, icra dairelerinin bazı işlemleri kendiliinden yapmaması, her seferinde talep istemesidir. Avukatlar bunları sistemden halledebilir, sizin ise küçük şeyler için bile sürekli adliyeye gitmeniz gerekir. E-devletten icra dosyaları içerikleri görünmez. Apartman, bir avukat meslektaşıma vekaletname versin, toplantıda da icra takibi ve hukuki iş ve işlemler için karar alın.
Merhaba Havuzlu, saunali ve buhar odali bir sitede oturuyorum fakat yonetim oncesinde pandemi sonrasinda ise yuksek maliyet olusturmasi dusuncesiyle bu sosyal tesisi kapali tutmaktadir ve faaliyetde degildir yaklasik 3-4 yildir. Tesisi kullanamamaktan dolayi muzdaribiz ve yeni yapilan zamli aidat odemelerini yapmamaktayim eski tutardan odemekteyim. Ne zaman tesisleri acarlarsa tam odeme yapacagimi beyan ediyorum. (Tabi tesisin acilmasi sebeiyle yuksek aidatlari da onayliyorum) Bu durumdan kaynakli sorun yasayabilir miyim hukuk kurallari cercevesinde
Merhaba Şenol bey, geç yanıt için üzgünüm. Sorun yaşayabilirsiniz, çünkü bunun için yapmanız gereken yönetime bir ihtar çekmek, ardından da dava açmaktır. Kendiniz ben siz açana kadar eski bedeli yatıracağım diyemezsiniz, yönetim eksik kısımları icraya koyabilir, itiraz ederseniz icra mahkemesinde dava açar, icra mahkemesi dar yetkili bir mahkemedir ve bu şu demek: sizin gerekçelerinizi incelemez, sadece ödendi mi ödenmedi mi ona bakar. Aleyhinize karar verir. Siz, geniş yetkili mahkemelerde bir dava ile bu ödememe talebi ve hizmetin düzeltilmesi tam hale getirilmesi talebinizi dava edebilirsiniz.
İçinde kiracı olan yeni ev satın aldım. İhtar çektirip 6 ay sonra tahliye ettirdim. Sorum bu 6 aylık süreçteki aidatları eski ev sahibimi ben mi öderim
Merhaba Abdullah bey, satın alma tarihinizden itibaren tüm aidatlar yeni malikin yani sizin sorumluluğunuzda. Dolayısıyla kiracıyı çıkarana kadar ödenmesi gereken aidatlardan apartman yönetimine karşı siz sorumlusunuz. Kiracının ödeyeceğine dair kira sözleşmesinde hüküm vardıysa, kiracıdan onun yerine ödediğiniz bu aidatları almak için hukuki yollara başvurabilirsiniz.
Merhaba avukat hanım yöneticilik yaptığım apartmanda. 9 aile var bir tanesi 3 aydır aidat ödemiyor ve ödemeyecegini söyledi mahkemeye vermek için kat maliklerinden imzamı toplamam lazım ve kaç imza gerekli
Merhaba Abdullah Bey, bu daire sakini kiracı ise, ona karşı değil, malike karşı icra takibi yapılabilir. Bu konuda yönetici olarak otomatik yetkili değilsiniz. Bir gündem maddesi olarak oylamaya sunulup, sizin bir avukata vekalet verme ya da hukuki yollara bizzat başvurma yetkisi ile yetkilendirilmeniz gerekiyor. Bunun için bir kat malikleri genel kurulu (apartman toplantısı) yapmalısınız, normal usül ile aynı şekilde ilk toplantıda kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından yarısından fazlasıyla toplanılmalıdır ve oy çokluğu ile karar alınır, ancak ilk toplantıda yeterli katılım sağlanamazsa ikinci toplantıda karar yeter sayısı artık katılanların salt çoğunluğu olacaktır. İlk toplantıda yeterli katılım var ise, size oy çokluğuyla yetki verilmeli, yeterli katılım yok ve ikinci toplantı yapılacak ise ve bu yetki size ikinci toplantıdakilerin "salt çoğunluğu" ile (en az %51) yetki verilmelidir.
Merhaba. Ben kiracıyim. Ev sahibim apartmandaki elektrik demirlerinde ve diğer masrafları ödemiyor. Yönetim ise buna karşılık karar alıp dairenin elektriğini kullanmasına izin vermeyebiliriz diyerek korkutuyor. Böyle bir şey mümkün mü? Ne yapılmalı?
Merhaba Ercan bey, bir apartmanın yönetim planında aidat ya da fatura borçlarını ödemeyenlerin elektriğinin / suyunun kesileceğine dair bir madde varsa yönetim bunları kesebilir. Ancak kesmek zorunda değildir. Madde yoksa kesilemez. Yönetim bu şekilde birşey yaparsa derhal yönetim planını incelemek istediğinizi belirtirsiniz, göstermezler ise planın şahsınıza gösterilmesini, planda hüküm yok ise yapılanın hukuksuz olacağını belirterek ihtar çekmek imkanınız mevcut. Şu anda yönetime incelemek istediğinizi söylerseniz, yönetim yönetim planında olmadığını fark ederek toplantı vs yaparak madde ekleyebilir / değiştirebilir. Son olarak, bildiğiniz üzere apartmanın tadilat, aidat vb borçlar bakımından muhatabı siz değil ev sahibiniz, dolayısıyla normal şartlar altında apartmanın size karşı yasal yola başvurma hakkı yok. Ancak iç sözleşme yani kira sözleşmesi kiracıyı bunları ödemekle yükümlü tutuyor olabilir, o ayrı. Apartman size icra takibi vs. yapamaz, ev sahibinize yapabilir. Ama kira sözleşmenize göre de bunları ödemekle siz yükümlü iseniz, bu sefer ev sahibiniz de sizden bunları almak için hukuki yollara başvurabilir. Ne yapılmalı sorunuzun tek bir cevabı yok. Yönetim tarafından yapılacak işlemler sebebiyle mağdur olabileceğinizden , ayrıca kendisinin ödememesi durumunda istenen giderleri sizin ödemek zorunda kalırsanız bunları kira bedelinden düşeceğinizden bahsederek ev sahibinize ihtar çekilmesi yapılabilecek yöntemlerden biri olabilir. İhtara şunu da yazın bunu da yazın diyebilmem mümkün değil, ancak genel hatları ile izleyebileceğiniz yöntemlerden biri bu. Kafanıza göre kiradan kesmek değil, ihtar sonrası bu yapılabilir. Ev sahibine mesaj atmak, aramak, sözlü söylemek mahkeme karşısında yeterli değildir, bir davalaşma durumunda ev sahibi kiracım bana hiç söylemedi bahsetmedi, bilseydim öderdim,vb diyebilir, yalan ve inkar yoluna gidebilir. İhtarname hem bu ispatlar bakımından hem de ev sahibinizi temerrüde düşürmek bakımından gereklidir. İhtarda kullanılacak ifadeler önemlidir, bir avukat meslektaşıma ihtarname metnini hazırlatmanızı öneririm. Bizimle çalışmak isterseniz, [email protected] 'ye mail göndermeniz yeterli.
Merhaba avukat hanım. Resmi bir apartman yöneticiliğim yok.apartmandakilerin ricası üzerine gönüllü bu işi yapıyorum.7 daireden sadece 2 daire sıkıntı çıkartıyor 4 aydır aidat ödemiyor. Her ay fatura asmamıza rağmen fatura almadığınız için ödemeyeceğim diyor.diger apartman sakinlerde bu kişiden bu yüzden dolayı rahatsız. Apartman giderleri toplanip her ay yediye bölünerek toplanıyor. Sabit bir toplama yok. Bu durumda ne yaoabiliriz
Merhaba, geç yanıt için üzgünüm umarım görebilirsiniz. Siz resmi olarak (yani usülüne göre yapılmış bir apartman toplantısı ile seçilerek) yönetici olmadığınız için, ayrıca o apartmanda bir daire maliki de olmadığınız için, apartmanın sizi bu konuda avukatla anlaşma ya da dava açma gibi bir yetki ile yetkilendirmesi mümkün değil. Ancak apartman usülüne uygun bir karar alıp yönetici seçer, yöneticiye de bu yetkileri verir ise, yönetici bizzat kendisi ya da bir avukat aracılığıyla aidatını ödemeyenlere hukuki süreci başlatabilir.
Selamlar Aylin hanım site yöneticisiyim 2021 de su baskınlarından dolayı ana taşınmazı korumak için fayans döşettik genel kurulda alınan kararla fakat bir kişi ödemedi icra davası açtık dava açıldığını öğrenince şimdi her gün 10 tl yolluyor toplam borcu 1000 tl ne yapılabilir. aidatı ödemeyenlerin ismini asmak kvk ya göre yasal değil peki biz ödeyenlerin ismini yayınlasak suç olurmu. saygılar.
Merhaba, geç yanıt için üzgünüm umarım görürsünüz. İcra takibi açmışsınız ve o da az da olsa ödeme yapıyor, dolayısıyla daha çok yap neden yapmıyorsun deme imkanınız yok. Takip kesinleşti ise bu kişinin banka hesaplarına vb. haciz talep edebilirsiniz o ayrı, icra dosyasının detaylarını bilmiyorum. Sorunuzun son kısmı çok güzel, aslında zekice bir yaklaşım. Bu konuda verilmiş bir mahkeme kararı ya da kişisel verileri koruma kurulu kararı görmedim, yani direkt borçlunun / ödemeyenin ilan edilmesi yasak evet dediğiniz gibi, ancak peki ödeyenler asılabilir mi? Kanaatimce bu hareket risklidir. Şöyle ki, kişisel verileri koruma kurumu, bazı kararlarında "kişisel veriyi dolaylı yoldan açık etme" gibi ibareler kullanıyor. Bu hareket, bu geniş yoruma sokulur mu, sokulabilir. Sokulmayadabilir. Yanıtım, suç değil, ancak "riskli". Ben hakim olsam, bunu kvkk ya aykırı saymazdım. Ancak başka bir hakim sayabilir.
Merhaba Aylin Hanım. Öncelikle sorularımıza cevap vermek için böyle bir ortam sağladığınız için teşekkür ederim. Bizim apartmanca sorunumuz evimizi 11 yıl önce tam tamamlamadan bırakan müteahhit ile ilgili. Müteahhit 11 yıl önce binamızı tam olarak bitirip iskân almadan bırakmış. Bunun nasıl olduğunu toprak sahibi ile ne gibi bir sözleşme yaptığını ne karşılığında anlaştığını bilmiyoruz. Toprak sahibi olduğu söylenen, halen apartmanda boş bir dairesi olan, kendisini hiç görmediğimiz yurtdışında yaşayan biri varmış. Ama çoğumuz onu hiç görmedik. Hepimiz dairelerimizi farklı kişilerden aldık. Çoğumuz da binada yeniyiz. Elimizde apartmanın resmi projesi dışında bir evrak da yok. Apartman yönetim planını tapudan aldık. Onda da doğru dürüst bir bilgi yok. Sorumuz şu: 1-Bildiğimiz kadarıyla kanuni olarak müteahhit binamıza iskan almak zorundaydı almamış. Bugüne kadar bu konuda bir şey yapılmamış. 11 yıl sonra biz müteahhidi buna hangi kanuni gerekçe ve yöntemlerle zorlayabiliriz. 2-Müteahhit binamızın otoparkını 11 yıl depo olarak kullanmış şimdi ısrarımız üzerine yavaş yavaş boşaltıyor. Otopark şu an dükkân gibi. Geçmiş yıllara ilişkin bu konuda maddi bir şey talep edebilir miyiz? En azından garajımızı garaj olacak şekilde tadil edip bırakmasını isteyebilir miyiz? 3-Binamızın asansörünü yapmış ama baktırdık kullanılacak durumda değil. Faal hale gelmek için en az 15-20 bin TL masraf var. Bina projede asansörlü görünüyor. Müteahhitten asansörü faal hale getirmesini kanuni yollardan isteyebilir miyiz? Bunun için ne yapmamız gerekiyor? Bütün bu eksiklerin yapılması için Asliye Hukuk Mahkemelerinde dava açabilir miyiz? Bu davaları açmak için avukat tutmak şart mı? Emekliyiz bir işimiz yok kendimiz takip edebilir miyiz? Dava açma masrafı çok mudur? Saygılar sunar şimdiden teşekkür ederim.
Muhsin bey merhaba, öncelikle geç yanıt için çok üzgünüm, yetişmekte bazen zorlanıyorum.. Evet, kanunen müteahhit binanıza iskan almak zorundaydı , almamış. Müteahhitin teslimi eksik yaptığı gerekçesiyle dava edilme imkanı vardır., bu dava sonucunda, müteahhit iskan iznini almaya mecbur tutulur. Ancak buna rağmen müteahhit gereğini yapmayabilir, müteahhite tebligat usülüne uygun şekilde ulaştırılamayabilir, minareyi çalan kılıfını da hazırlamış olabilir, bu aamlar tebligatla bile bulunamaz olmayı çok iyi bilirler ve bu tür davalar SENELER sürer. Bu konuda yapılabilecek diğer alternatif ise; müteahhidin borçlarının ödenmesi , iskanın daire malikleri tarafından alınması ve sonradan müteahhide rücu edilmesidir. Ancak bunların ikisi için de, yani müteahhidi sorumlu tutmak için, 10 yıllık zamanaşımı süresi mevcut. Sizin apartmanınızın 11 yıldır bunun neden gözardı ettiğini bilemiyorum, ancak şu anda müteahhide iskanla ilgili açılacak davalarda zamanaşımının dolduğunu öne sürebilir, davanız sırf bu sebeple reddedilebilir ve üstüne bir de müteahhitin avukatına avukatlık ücreti vs ödemek zorunda kalabilirsiniz. Otoparkın müteahhitin eşyalarıyla depo olarak kullanıldığını müteahhite orayı boşalttırmadan önce mahkemeden bir tespit yaptırtaraf tespit etmiş olsaydınız, geriye dönük bir işgal bedeli isteyebilirdiniz. Ancak şu an eşyaları boşaltmış müteahhit, nasıl ispatlayacaksınız yılarca orada eşya durduğunu? Sadece beyan yeterli değil, fotoğrafları varsa örneğin, o eşyaların daire maliklerine ait değil de müteahhide ait olduğu nasıl kanıtlanacak? İlk tespiti yaptırmak, daha sonra müteahhide eşyaları gel al demek, daha sonra almazsa hem tahliye hem işgal bedeli, alırsa da sadece işgal bedeli için dava yoluna gitmek daha mantıklı olurdu, elinizde tespit zaten hazır olurdu. Garajdaki tadilat eksiliği de, asansördeki sorun da iskanla aynı şekilde ayıplı teslimdir ve 10 yıllık zamanaşımına tabidir. İnternetten araştırmalarla asliye hukuk mahkemesinde dava açmak kadar büyük bir risk göremiyorum, harçlar yüksek. Ayrıca zaten asliye hukuk mu tüketici mahkemesi mi o da ayrı bir konudur. Davaları açmak için avukat tutmak şart mı sorunuz üzerine , avukatsız ilerlemeyi düşündüğünüzü seziyorum, her avukat dahi bu davalara bakmakta istekli olmaz, teknik davalardır. Böyle bir niyetiniz varsa, açmanıza bir engel yok, ancak aklınıza gelmedik engellerle karşılaşacağınıza emin olun. Bu tip davalarda dava açma masrafı düşük değildir. Ancak masraf ve avukatlık ücreti zulüm gelmemeli, forum soruları ile yürütülebilece işler değil. Örneğin zamanaşımı aklınıza gelmemiş. Şahsi olarak ben, 10 yıl geçmiş olduğundan kolay kolay böyle bir işi almak taraftarı olmam, alacak isem de müvekkillerime sadece zamanaşımı sebebiyle bile reddedilebileceğini açıklarım...
Ben kiracıyım.Sitemiz merkezi ama peteklerde sayaç var.Üst ve alt komşum petekleri tamamen kapatıyor yakmıyorlar.Mahkemeye verme hakkım var mı.Eğer mahkemeye verirsem bir sonuç alabilir miyim.Yonetici her ay gelen faturalarda kimin yakıp yakmadigina dair belgeyi vermiyor.Neler yapabilirim.Cevabiniz için teşekkür ederim.
Yaren hanım, böyle bir durumda dava açılabilir açılmasına ancak dava masraflarınıza değecek mi? Ucuz birşey değildir. Ayrıca diyelim tüm masrafları göze aldınız, davanın kabulü kesin değildir, tartışmalıdır. Her ne kadar kat mülkiyeti kanununa göre daire maliklerinin birbirleri ile iyi geçinme ve ortak yaşamın kurallarına uyma yükümlülükleri varsa da, bir yandan da mülkiyet hakkı yani ayni hak var. Bu şu demek, komşularınız diyebilir ki ben dairede oturmak zorunda değilim, mülkiyetim, ister oturur ister oturmam, ayın birkaç günü dairede kalıyorum o yüzden yakmıyorum. Haklı bir savunmadır. Çünkü mülkiyetim değil mi gece davul çalabilirim demiyor mesela, doğrudan komşuları rahatsız edici bir faaliyet değildir petek yakmamak. Pasif bir rahatsız ediciliği vardır. Diyelim ki hakim davayı reddetti, tüm masrafları yaptığınızla kalacağınız gibi üstüne bir de karşı tarafın vekillerine yüklü avukatlık ücretleri ödersiniz. Açılmayacak bir dava değil ancak riskli görüyorum. Tercih sizin.
Merhabalar ben 2 ye bölünmüş villanın alt katında kiracıyım. Ev sahibim 2 senedir aidatı kendisi ödemekte ancak beni evden çıkarmak istediği için şimdi aidatı ödemediğim için tahliye davası açacakmış son 2 aya kadar aidat talebinde bulunmamıştı. Hatta ilk yıl ki sözleşmeyi iptal edip üzerinde kendi el yazısıyla iptal edilmiştir yazıp 2. Yıl yeni sözleşme yaptık aidat borcum olsa sözleşmeyi iptal edip yeni sözleşme yapar mıydı yapsa yazması gerekmez miydi sözleşme de herhangi bir aidat vs belirtilmedi. Bu durumda beni evden çıkarabilir mi ? Teşekkürler
Merhaba. Sözleşmenizde aidattan sizin sorumlu olduğunuz yazıyor ise siz ödemek durumundasınız, bu zamana kadar ev sahibinin ödemiş olması bu yükümlülüğü ortadan kaldırmaz ya da değiştirmez. Bu zamana kadar ödüyor olması, onun kendi takdiri ile sizden almaması gibidir. Şöyle düşünün, sizden kiraları hep öğrenci olduğunuz için vb herhangi bir sebeple kendi rızasıyla eksik alsaydı, bu yıl tam isteseydi, yoo bu yıla kadar hep eksik aldın yine öyle devam et diyemezdiniz. Kısacası, eğer sözleşmenizde aidatları kiracı öder yazıyor ise, şu anda aidatları ödemezseniz buna dayanarak tahliyenizi isteyebilir. EĞER SÖZLEŞMENİZDE (geçerli olan ikinci yani son sözleşmenizden bahsediyorum) AİDATA DAİR HİÇBİR HÜKÜM YOK İSE, ancak o zaman sizden isteme hakkı yoktur ve bu sebeple sizi tahliye edemez.
Merhabalar, 6 daireden oluşan bir apartmanda oturuyoruz,alt komşum bir kiracı.6 aydır aidat vermiyor.Ev sahibi Trabzon da oturuyor,ona söylüyorum ben karışmam diyor bu 6.kiracı getirdiği kiracılar hep sorun yaşattı bize.Artık bıktım.Ev sahibi ve kiracıyı nereye şikayet edebilirim.Kiracı aidat vermiyor sürekli gürültü yapıyor.Yönetim defterinde aidat ile ilgili sadece şöyle bir karar var "Her ayın 15 ve 20 sinde aidat ödemelerini yapınız"Şikayet edebilmemiz için yönetim defterine yeni bir karar almalımıyız yoksa direk icraya mı başvurmalıyız.Birde apartman yönetimi olarak mı yoksa kişisel olarak mı başvuru yapmamız gerekiyor, şimdiden teşekkürler
Merhaba Erol bey. Ev sahibi karışacak elbet, ben karışmam deme hakkı yok. Aparman yönetimine karşı sorumlu olan ev sahibidir. Kira sözleşmesinde aidaattan kiracının sorumlu olduğu kararlaştırılsa bile bu apartman yönetimini enterese etmez, yönetim olarak ev sahibinden ödenmeyen aidatların tahsili için hukuki işlem başlatabilirsiniz.Ev sahibi, kiracısına rücu edebilir, o onların arasındaki ilişkidir. Ev sahibini şikayet edecek bir merci aramayın, bu şikayetlik bir konu değil, suç değil. Aidatın tahsili için ev sahibine ilk ihtarname gönderilir, direnirse icra takibi başlatılır ya da dava açılır. Yönetim defterinde aidatı ev sahibi ödeyecektir demesine gerek yoktur, kanunen ev sahibi sorumludur zaten. Apartman toplantısı ile bu daire malikine ihtar çekilmesi hususunda karar alıp ihtar çekilmelidir, ilk adım budur, ihtardaki ifadeler önemlidir. Sonradan icra takibi ya da dava yoluna giderken ihtarı eksik çekilmesinden dolayı süreci baştan almak zorunda kalmamak için bir avukat ile ilerlemenizi öneririm. Apartman toplantısında yönetime tahsil edilmeyen aidatların tahsili için ihtarname çekmek dahil her türlü hukuki yollara başvurmak için avukat ile anlaşmak yetkisi verirsiniz, tıkır tıkır işlemlerinizi avukatınız halleder. Büromuzdan hukuki danışmanlık almak isterseniz, [email protected]'den bilgi alabilirsiniz. Saygılarımla.
Merhaba binamız eski bir bina cüzi bir aidatımız var 35 TL yani zaten temizlik dışında da bir şey olmuyor yönetici önümüzde ki yıl için yıllık ödeme almayı düşündüğünü söyledi.Ben açıkçası böyle bi ödeme yapmaya gerek duymuyorum zaten kiracıyız da böyle bir hakkı var mı yoksa biz düzenli olarak ödeme yaptığımız sürece aydan aya devam etmemizde herhangi bir sakınca olur mu .
Yönetici buna tek başına karar veremez. Apartman toplantısında karar yeter sayısı ile karar alınırsa, o zaman yıllık ödemekle yükümlü olursunuz ve buna uymanız gerekir.
Sayın Yıldırim, Apartmanımızda aidatıni odemeyen 2 dairenin odemedikleri toplam giderler bizlere ödetiliyor. 14 daireli apt nin tum giderleri 12ye bolunuyor. Bunu reddedip, toplam gideri 14 daireye gore hesaplayip daireme düşen meblağı oduyorum. Ancak, Yonetim kalan kısımları da vermemi istiyor. Kanunen haklı mıyim? Bilgi rica edebilir miyim? Teşekkürler
Merhaba Nihat bey, aidat ödemeyenlerin borcu diğer dairelere ödetilemez. Yönetime ilk önce sözlü olarak, daha sonra gerekirse ihtar çekerek aidatın 14 daireden değil sadece 12 daireden alınacağına dair oybirliğiyle alınmış bir karar varsa tarafınıza verilmesini belirtin. Böyle bir karar muhtemelen yoktur ve size sunamayacaklar. Aidatın bazı daireler tarafından ödenmeyeceğinin kararlaştırılması için oybirliği, (aidatın miktarının ya da zam oranının kararlaştırılması için ise oyçokluğu) ile alınmış bir karar gerekir. Aidat ödemeyenlere yönetimin yapması gereken şey yasal takiptir, eksik ödemeyi diğer dairelerden tahsilat değil. Bu konuya da ihtarınızda yer verirsiniz. İhtar konusunda bir hukukçudan yardım almanızı öneririm.
sayın Avukat ben bir sitenin yönetici yardımcısıyım ve kat maliklerinden birtanesi Yurt dışında ikamet ediyor ve sahibi olduğu evine yılda bir veya iki kere geliyor.aidatlarını çok geciktiriyor ve ödenmemiş cok borcu var.yurt dışı adresi bilinmiyor ihtar gönderemiyoruz ne yapmamız gerekiyor Saygılarımla
Merhaba, geç yanıt için üzgünüm umarım görebilme imkanınız olur. Çok büyük bir sorun ne yazık ki. Bu kat malikinin mernis yani resmi ikametgah adresi türkiye'de bir adres ise, noterin o adresi görememesi bilememesi imkansız. İhtar gönderemiyoruz demenizden, türkiyede kayıtlı bir mernis adresinin olmadığını anlıyorum. Bu durumda tek yol "ilanen tebligat"tır. Bu çok yüksek masraflı ve biraz uzun süren bir yöntemdir. Bu kişiden alacaklı olunan aidatların katbekat üstünde ( birkaç bin lira) gibi masraflar ile bu tebligat sorunu bu yolla aşılabilir, ancak değer mi siz değerlendirin. Aidat borcu çok aşırı yüksek ise ve değer derseniz, bu konuda bir avukatla anlaşın.
16 daireden oluşan apartmanımızda kömür ve aidatını ödemeyen kişiler var. Bizim bölgede çok yaygın olmadığından karar defterimiz yok. Karar defteri olmadan da mahkemeye vermemiz mümkün mü yoksa karar defteri şart mı?
Merhaba karar defteri zorunludur. Çünkü hakim borçluların sorumlu tutulduğu aidat miktarının doğruluğunu ve geçerliliğini saptayabilmek için kararlaştırılan aidatın miktarını ve ne kadar oy sayısı ile kararlaştırıldığını, usülüne uygun olup olmadığını inceleyecektir.
yaşadığım sitede evcil hayvan besleniyor. site yönetimin defalarca uyarmasına rağmen halen site içerisine insanların bastığı ya da basabileceği yerlere evcil hayvan pisliği bırakılıyor. bunun için aidat vermeme gibi yöntemler düşündüm. çünkü gerçekten ayakkabılarımıza bulaşma riski var. ayrıca yönetime de bu şikayetimi sundum. ne yapmam gerekiyor acaba?
Merhaba. Bu durum aidat vermeme sebebi değildir, tarafınıza icra takibi yapılabilir ve misliyle ödemek zorunda kalabilirsiniz. Yönetime şikayetinizi sunmakla uygun olanı yapmışsınız. Yönetim ve toplantıda verilecek kararlarla durum şekillenmek durumunda.
Merhaba Aylin hanım başta bize böyle güzel bir hizmet sağladığınız için çok teşekkür ederim. Benim sorum bizim binamızda şuan yılın iki gününde yönetici görevinden istifa etti görevi bıraktığını bir yazılı metin ile bina girişine ve her kata yazılı bir şekilde astı aidat borçlarını ve kendinin gelişi güzel yaptığı harcamaları cebinden ödediği ve bu harcamaları bazı kat maliklerinin ödemediğini kendine bu paralar ödenmedikçe binaya ait evrakların ve defterlerin yeni yöneticiye teslim edilmeyeceğini içeren bir yazı yazarak görevinden istifa ettiğini açıkça yazmış bulunmakta. bu konuda biz kat malikleri ve kat sakinlerini denetici yazısı ile olağan üstü toplantıya çağırarak yeni yönetici seçip binaya ait hesapları eski yöneticinin istifa dilekçesini bankaya ibraz edip yeni yönetici kararını ile hesapları devir alıp yeni yönetim kararını da bina girişe asarak eski kalan aidat borçlarını ödemeyenlerden bina hesaba yatırmalarını sağlasak ve biriken borçlar var ise bunları ödeyip yönetime yeni bir kişi ile devam etsek herhangi bir sorun olur mu eski yönetici binada düzeni bozdu ve çatıdaki ufak bir masraf yüzünden çatıyı komple yeniden yaptırdı ve ağır masraf çıkardı bu masrafları ödeyen oldu bu masrafı bahane edip aidatlarını bile yeni bir yönetici seçilene kadar ödemeyeceğini söyleyenler oldu nitekim ödemediler de şimdi biz yeni bir yönetici seçip yönetimi devralıp yolumuza bakmak istiyoruz eski evraklar falanda umurumuzda değil açıkçası eski yönetici kendi ödediği paralar için varsa makbuz veya faturası ödemeyenlerden davacı olup alsın diyoruz artık burnumuzdan getirdi binada da kurulu düzeni bozdu bina işleyişinin devam etmesi için bu şekilde bir yol izlemeyi düşünüyoruz sizin fikriniz nedir bu konuda vereceğiniz cevap için şimdiden çok teşekkür ederim iyi çalışamalr.
Fatih Bey, iç içe durumlar var ve kesin şöyle olur kesin böyle olur demek çok doğru olmaz, çünkü baya baya bir dava konusu olur bundan. Aslında yöneticinin istifası sadece dediğiniz gibi yazı asarak falan olmaz. Uygulamada bu şekilde çok yapılıyor ama olması gereken yöneticinin bunu olağanüstü bir genel kurul toplantısı yaparak orada açıklaması, toplantı tutanağı ile istifanın sabit olmasıdır. Banka örneğin, sizin götürüp elden vereceğiniz istifa dilekçesine göre işlem yapmayabilir. Genel olarak, apartman yöneticisinin istifası halinde yapılacak olan, sizin de dediğiniz gibi bir olağanüstü toplantı ile yeni bir yönetici atanmasıdır. Burada şuna dikkat edin, ilk olarak olağanüstü toplantı yapma üsüllerine uyun, toplantı için istenilen tarihten en az 15 gün önce bütün kat maliklerine imzalattırılacak bir çağrı veya bir taahhütlü mektupla çağrı yapmak gibi. İkinci olarak olağanüstü toplantı ile seçilen yöneticinin görev süresi yıllık olağan toplantıya kadar devam edecektir, unutmamalısınız. Olağan toplantıda tekrar bir seçim yapılması gerekecektir. İstifa eden yöneticinin binaya ait evrakların ve defterlerin yeni yöneticiye teslim edilmeyeceğini yazdığını belirtmişsiniz, bu konu asıl büyük sorununuz. Bu şekilde bir hakkı yok, teslim etmemesi durumunda oluşacak zararlardan kendisinin sorumlu tutulacağına dair istifa eden yöneticinize ihtarname çekilmesi gerekli bir yoldur. İhtarname konusunda bir avukatla anlaşın. Son olarak , sizin de dediğiniz gibi, eski yönetici eğer iddiasına göre cebinden yaptığı harcamaları apartman sakinlerinden almak istiyorsa, alabileceğini düşünüyorsa dava açmasına bir engel yoktur. Bir yönetici usülüne uygun karar alınmadan, apartmanda bir tadilat yaptırmak vb gibi giderleri yaparsa, yaptıktan sonra dairelerden bunun masrafını isteyemez. İlk önce usülüne göre bir karar alınmış olmalıdır. Karar olmadan cebinden ödeme yapması, talep yapabilmesini sağlamaz. Kendisi buna göre, ister dava açar, ister açmaz...
Aylin Hanım Merhaba, Hizmetiniz için öncelikle çok teşekkür ederim. Konuyu kısaca özetlemem gerekirse: Bir bahçe içerisinde A ve B Blok olarak 50'şer daireden oluşan 2 apartmanlı bir sitede ikamet etmekteyim. Ancak A ve B Blok olarak 2 ayrı münferit yönetim mevcut. Her blok kendi kapıcısı ve genel giderleri ödemekte. Ancak 2 blok olarak dairelere pusula dolaştırılarak oylama yapılmış ve az bir farkla güvenlik istenmiş olup, bir güvenlik firmasıyla anlaşıldı. Güvenlik ücreti blok başına aidattan ayrı olarak toplanmakta. Malumunuz içerisinde bulunduğumuz durum neticesinde oluşan artışlar sebebiyle güvenlik ücretine de artış yapıldı. Güvenlik olmasını istemeyen daireler var. Ben de bunlardan biriyim. Ancak en büyük sorun apartman toplantıları yaklaşık 10-15 daire katılımı ile yapılmaktadır. Her ne kadar şu anda güvenlik istemeyenler çoğunlukta olsa da yapılacak olan toplantıda oylama yapılsa dahi güvenlik isteyenler çoğunlukta çıkacaktır. Nasıl bir yol izlemem gerekir? Ben güvenlik olmasını istememekteyim. Önerilerinizi paylaşmanızı rica ederim.
Özcan Bey, geç yanıtım için üzgünüm, gözden kaçmış. Sorunuz biraz zor bir soru, çünkü cevabı çok net değil. Öncelikle, bloklarınızın ayrı ayrı yönetimleri olmasının hukuka uygun olup olmadığını şöyle değerlendirin; blokların ayrı yönetimleri olabilmesi için tapu kaydında ayrı parsellerde yer alıyor olması gerekiyor. Yönetim planının da bu şekilde olması gerekiyor. Saçma geliyor kulağa ama böyle, tek parsel üzerine kurulmuş blokların yönetiminin ayrılması Yargıtay tarafından hukuki olarak kabul görmüyor. Eğer bloklarınız ayrı parsellerdeyse yani ayrı yönetim olması hukuki bir durum ise; güvenlik ücretinin blok başına aidattan ayrı olarak toplanmasına dair alınan kararda toplantı yeter sayılarının ve karar sayılarının doğru olup olmadığı incelenmeli. Eğer doğru ise, bu şekilde bir karar alınması mümkün. Toplantıya 10-15 daire de katılsa, eğer toplantı çağrıları usüle uygun yapılıyorsa ve buna rağmen az katılım oluyorsa bu az katılımla karar verilecektir. Bu şekilde bir güvenlik olayına katılanların oy çokluğuyla karar verilebilir. Tüm bunlar (ayrı yönetim, oy çoğunlukları) usülüne uygun ise ve toplantıda istemeyenler çoğunlukta çıkmaz ise, yapabilecek bir şeyiniz yok.
Ben bir kiracıyım yönetici her sene fazla aidat toplayarak masrafları göstermeden her yıl zam yapıyır . En son zamda toplantı olmadan sadece evsahiplerine karardefteri imzalatarak aidatın 100 TL olmasına karar verilmiş . Binadaki kiracıların haberi yok. Ayrıca toplanan fazla aidatlar ile binanın taşınmazı çatı kaplamasını tamir ettirdi. Oysaki kiracı taşınmaz ödemiyor . Verdiğimiz aidat parasıyla taşınmaz yaptırdı . Diğer bir konu arka bahçede çardak var yönetici eşi yazın sürekli binanın elektriğine takarak çay demleyip bi kaç kişi ile içiyorlar . Şu anda hakkımı aramak istiyorum nasıl bir yol izlemem lazım.yöneticiye dava açabilirmiyim . Şimdiden teşekkürler
Merhaba Sibel hanım. Yöneticinin (hatta aslında "denetçi" kimse onun) masrafları göstermesi, liste halinde aleni olarak ya da mail ile göndererek vb yollarla tüm kat maliklerini bilgilendirmesi, şeffaf olması gerekmekte. Masrafların dökümünün aidat ödeyenlere sunulması için denetçiye ve yönetime ihtarname çekilmelidir, bu konuda dilerseniz ihtarname çekebilirsiniz, yardımcı olması için bir avukatla da anlaşabilirsiniz. Şu konuda hatanız var bir tek; aidatları ödeyen kiracılar olsa bile aidat miktar kararlarının alınmasında yöneticinin muhatabı kat malikleridir, kiracıların tercihi kararlara esas alınamaz, bunun istisnası kat malikinin yani ev sahibinin kiracıya vekalet ve yetki vermesidir. Bu nedenle kat maliklerine karar defteri imzalatarak aidat belirleniyor demişsiniz ya, eğer kat malikleri sayıca olması gereken gibi sağlandı ise bu aidat miktarı kararları geçerli olacaktır , kiracılara sorulmaması bir geçersizlik sebebi değildir bilakis kural olarak kiracılara zaten sorulmaz. Kiracının taşınmaza yapılan tadilat giderlerinden sorumlu olmayacağı genel prensip olarak doğru bir bilgi ANCAK, apartman yönetimine karşı ileri sürülebilecek birşey değil. Ev sahibinize karşı bunu ileri süreceksiniz. Aidattan ne yapılacağı, normal temizlik vb günlük kullanım haricinde aidat gelirleriyle onarım gibi büyük işlerin yapılıp yapılmayacağı kat malikleri genel kurulunda alınacak karar ile şekillenecek bir husus. Toplantıda usülüne uygun sayı ile aidatların bu kapsamda da kullanılacağına dair karar alınırsa aidatlarla ana taşınmaza yapılan giderler ödenebilir, aidatı kiracı ödese de bu böyle hale getirilebilir. Aidata bunların dahil olmaması gerekiyor şeklindeki iddianızı, bu kararların alınmasına katılan / ya da toplantılara katılmayarak pasif kalan ev sahibinize karşı ileri sürmeniz gerekir. Aidatı aşan bir para toplanacağı vakit, yani aidat haricinde, işte o zaman o kesinkes kat maliklerinden toplanmalı, bunda bir tartışma yok. Yani sizden aidat haricinde bir bedel istenirse yönetim tarafından, siz onu ev sahibinize söyleyecek ve onun ödemesi gerektiğini belirteceksiniz. Aidata bunlar dahil ediliyor ise, ev sahibinizle halledeceksiniz, çünkü onarımların aidattan karşılanması kararının alınmasına katılan kişi ev sahibinizdir. Son sorunuz yani yöneticinin eşinin kişisel olarak apartman elektriğini kullanıyor olması bakımından, konuyu davaya taşıyıp taşımamak sisin takdirinizde. Bazen kar-zarar hesabı yapmak gerekir Sibel hanım. Kullanım örneğin yöneticinin elektriği devamlı kullanması, misal evine hat çekmesi vb gibi olsaydı, dava açılmaya ve masraf yapılmaya, birkaç sene davalaşmaya değer denilebilirdi. Ancak her daim olmayan bu şekilde bir kullanım için dava açmaya değer mi? Teknik olarak dava açılabilmesi elbette mümkün. Ancak siz davayı açar açmaz bu fiili sonlandıracaklardır ve tespit yaptırmanız imkansız hale gelecektir. Dediğim gibi eğer kalıcı ve daimi kullanılan, komple hat çekmek gibi bir sistem olsaydı mahkemeden bilirkişi geldiğinde kolay sökülemez bir durum olduğundan tespit ettirilebilirdi ancak burada boşu boşuna dava masrafları yapma ihtimaliniz yüksektir.
Merhaba Aylin hanım, 120 daireli bir sitede oturmaktayım. Bu sitede site yönetimi aidat ödememekte ve huzur hakkı adı altında aidatın iki katına yakın bir gelir elde etmektedir. Sekiz sene aynı yönetici mevcut. Site lambaları kırık, bahçe bakımı sıfır. Site her sene daha da bakımsız hale gelmekte ve aidata her sene zam gelmekte bir yılda iki kere zam yapıldığı da oldu. Ayrıca site yönetimine yakın bağı bulunan belli kimselerin aidat ödemedikleri yönünde ciddi şüphelerim var. Site yönetimine ve denetçiye kesinlikle güvenmiyorum. Demin belirttiğim şekilde site yönetim kurulu aidat ödemiyor, ayrıca aidatın iki katına yakın huzur hakkı adı altında gelir elde ediyor, bu yasal mıdır? Aidatlarını düzenli ödeyen diğer site sakinlerine karşı bu durum ciddi bir haksızlık ve mağduriyet oluşturuyor. Gerek yönetim kurulunun haksız yere aldığı huzur hakkı ve aidat muafiyetini önleme, gerek diğer aidatlarını ödemeyen site sakinlerini tespit ve aidatlarını ödemelerini sağlamada bir kat maliki olarak ne gibi yasal yollara başvurabilirim? İyi günler dilerim.
Merhaba Güray bey. Toplantılara davet usülüne uygun şekilde yapılıyorsa, toplantılarda da karar yeter sayılarına uygun şekilde karar alınıyorsa, alınacak bir kararla yönetim kurulunun tüm üyeleri aidattan muaf tutulabilir. Huzur hakkı bakımından ise haklısınız, aidatın iki katı huzur hakkı olması pek de normal bir durum değildir. Burada şu göz önünde bulundurulacak: Site/Apartman/İşhanı gibi yerlerden Huzur Hakkı alanlar, aldıkları huzur hakkı tutarları sitenin aylık aidatı (yönetim giderleri) tutarından fazla ise, aradaki fark onlara ödenen bir " ücret" sayılır. Bu kanunen böyledir. Yöneticilerin vergi dairesi nezdinde gelir (stopaj) mükellefiyeti açtırmaları ve her ay (veya üç ayda bir) düzenli muhtasar beyanname vermeleri ve çıkan vergiyi de ödemeleri gerekmektedir. Bu gelirlerine aidat bedelini aşan huzur hakkı ödemelerini de ekleyerek beyannameyi vermeleri gerekmekte. Aksi takdirde maliye ceza kesecektir. Denetçiye ve yönetime ihtarname göndererek aidat ve huzur hakkı dahil tüm giderlere dair dökümlerin , aidat ödemeyenler var ise bunlara dair alınan kararların örneklerinin tarafınıza yazılı halde sunulmasını , aksi halde maliyeye bildirimde bulunacağınızı ihtar edebilirsiniz. Dökümlerde kimin aidat ödeyip ödemediğini vs size sunarlarsa görürsünüz. Aidat muafiyeti ile ilgili karar varsa bunu önleme gibi bir imkanınız bireysel olarak yoktur. Size döküm ve karar sunmazlarsa, maliyeye apartman yönetimi hakkında inceleme başlatılması için talep dilekçesi verebilirsiniz.
Merhaba Aylin Hn. 1.Ortak alan olan kapıcı dairemizi oybirliği ile kiraya verdik. Yönetici biriken parayı tılsımında dağıtması gerekmez mi. Dağıtılacağına dair bir karar yok ama giderlere harcanacağına dair bir karar da yok. Aidatlarımızı da ödüyoruz. 2. Yöneticinin bir yıllık süresi dolalı 8 ay oldu toplantı yapmadı. Yetkisiz olduğu sürede apartman hesabından banka kartı ile para çekmekte (masraflar için ama) bu suç değil midir. 3.8ay boyunca yetkisiz yöneticiliğe devam ediyor, aidat ödemiyor, huzur hakkı alıyor. Bu hukuki midir. Diğer kat malikleri umursuz. Ben kat maliki olarak tek başıma ne yapabilirim. Aidatları ve huzur hakkını talep edebilir miyim. 4.Usulüne uygun olmayan kat malikleri toplantısı yaptı. Kararlar defter yerine kağıda yapıldı. (Aynı yönetici tekrar seçildi.) Karar defterine geçirip, dairelere getirip, imzalatacağım dedi. Bugün 25 gün oldu halen gelmedi. Kimsenin umrunda değil, ama ben çok rahatsızım. Kaç kere hatırlattım ama cevap bile vermiyor, çoğunluk destekliyor diye beni insan yerine koymuyor. Mahkemeye gitmek istiyorum ama nereden başlayacağım bilmiyorum. Bilgi verirseniz çok sevinirim. Şimdiden çok teşekkür ederim
Merhabalar. Bu yeri kiraya vermeden önce kira geliriyle ne yapılacağı hakkında bir karar alınması doğru olandı. Alınmış bir karar yoksa gelirin dağıtılması gerekmediği, apartmanın ortak giderleri için harcanabileceğine dair mahkeme içtihatları tek tük de olsa var ancak bu konuda içtihat birliği vardır diyebilecek kadar yeterli değil. Şu an bu konuda geç de olsa derhal bir karar alınmalıdır, bu konuyu toplantıda gündeme getirmelisiniz. Tabi toplantı olamıyor diyorsunuz. Yönetici umursamıyor , o halde denetçi kim ise açıkça toplantı istediğinizi ve bu konuda mahkemeye başvuracağınızı, kararlı olduğunuzu, denetçinin de sorumluluğu doğacağını söyleyin. O da aldırış etmezse tüm kat maliklerinin 1/3 ünün imzası ile yöneticiye ve denetçiye genel kurulu toplantıya çağırması için noterden ihtarname çekilmelidir. Yine yapmaz iseler o zaman mahkemede dava açılabilir. Dava açmak için 1/3 ü toplama zorunluluğu yoktur. Diğer kat malikleri umursuz diyorsunuz, ihtar için 1/3 çoğunluğu sağlayamadığınız takdirde (kiracı olmayacak kat maliki olacak , dikkat) yapabileceğiniz bir şey yoktur. Bunun dışında, bahsettiğiniz geçmişte yapılan ve usülüne uygun olmayan toplantının iptali için dava açılması da mümkündür. Açılacak bir davada, yönetimin feshinin yanında bu da ayrı bir talep olarak istenebilir. Sonuç olarak, davasız ihtarla işi halledebilmek için yani toplantı toplattırmak için ihtar çekebilmeniz mümkün, bunun için için kat maliklerinin 1/3'ünün rızasını almanız şart. Ancak bu rızayı alamıyorsanız tek başınıza olarak ancak dava açmanız mümkün... Davalar bulunduğunuz ile göre aylarca ya da senelerce sürer, NE YAZIK Kİ en sorunlu davalardandır çünkü dava bitene kadar zarar artar, olan olur, pek efektif değildir. Yine de hukuki yol budur.
merhaba, sitede aidatını ödemeyen kiracıya karşı avukat vekaletname nasıl verebilirim? herhangi bir komşu kapıcı veya yönetici de olsa hepsi için vekaletname yetkisi verilmesi için bir toplantı yapılması şart mıdır? ve yetki alındıktan sonra da genel vekaletname mi çıkarılır yetkiyi alan kişi adına? yoksa vekaletname site adına mı çıkarılır? bir de icra takibi için hem kiracı hemde kat maliki aynı anda borçlu mu gösteriliyor? takibe itiraz olması durumunda nasıl bir yol izleniyor? cevaplarınız için şimdiden teşekkürler
Merhabalar Burcu Hanım, herhangi bir dairedeki bir kiracıya, herhangi başka bir dairedeki bir kiracı ya da ev sahibi neden aidatını ödemiyorsun diye icra takibi yapamaz. Bir kiracıya ancak kendi ev sahibi icra takibi yapabilir - tabii aralarındaki sözleşmeye göre aidat ile sorumlu tutulan eğer kiracı ise. Bazen sözleşmede aidatları ev sahibi öder yazmakta, o zaman ev sahibi kiracıdan birşey talep edemez, kiracıya takip açamaz. Burada bilmeniz gereken temel şey şu: SİTE YÖNETİMİNE KARŞI sorumlu olan hem kiracı hem de daire sahipleridir ancak aslolan her zaman daire sahiplerinin sorumluluğudur. Site /apartman yönetimi, kiracı ile uğraşmayabilir, takibi doğrudan kiracıya da açabilir, daire sahibine de açabilir. Böyle bir hakkı vardır. Ev sahibi site yönetimine karşı "kiracı bundan sorumlu o oturuyor ben oturmuyorum" diyemez, o ev sahibi ile kiracının kendi arasındaki iç ilişkidir, ev sahibi yönetime aidatları ödemek ve daha sonra kendi kiracısından tahsil etmek zorunda kalabilir. Site yönetiminin bir avukata vekaletname vermesi için toplantı yapılması ve bu yönde bir karar alınması şarttır. Avukat haricinde icra takibi yapmaya ve hukuki işleri yürütmeye diye başka bir kişi yetkilendirilemez, avukatlık hizmetleri avukatlık kanuna göre sadece avukatlar tarafından yapılabilir. Vekaletnamenin tipi genel avukatlık vekaletnamesi olacaktır. İcra takibinde sadece kat maliki de sadece kiracı da ikisi birden de borçlu gösterilebilir. Takibe itiraz olması durumunda neler yapılabileceği detaylı bir konu olup, hukuk eğitimi gerektirmekte. Site olarak ya da daire maliki olarak bir avukatla anlaştığınızda , bu konuda danışmanlık alabilirsiniz. Burada anlatılabilecek kadar basit değildir. Tek başına site yöneticisi ve daire maliki olarak sizin kendi icra takibinizi kendiniz açmanıza yasal bir engel yok tabii ki. Ancak uygulamada takibi açmak, işlemleri yürütmek , her seferinde her işlem için adliyeye gitmek sinirlerinizi yıpratabilir. Avukatlar sistem üzerinden hızlı ve nokta atışı çalışacağından , işler kolaylaşır. Umarım biraz netleştirebilmişimdir sizi. Kiracısıyla sorun yaşayan bir daire maliki iseniz kiracınıza karşı , ya da site yönetiminde iseniz yönetim adına avukatlık hizmeti için anlaşmak için, avukatlık hizmeti ücretleri hakkında bilgi almak için [email protected] 'ye mail atmanız yeterli. Sevgiler.
Beliz hanım merhaba, cevaplarınız için çok teşekkürler. Merak ettiğim konu şu, ben bir komşu olarak sitedeki diğer ev sahipleriyle yaptığımız toplantı sonucu yetkili kılınarak, avukata kendi adıma genel vekaletname verirsem icra takibini başlatabilir mi aidatı ödemeyen kişiye karşı? yoksa vekaletname site adına mı olmak zorunda,avukat tüm sitenin mi vekaletini almalı icra takibi baslatabilmek icin
Yetkili kılınan, apartman yönetimi olmalıdır, bir komşunun (sizin) yetkili kılınması mümkün değildir. Apartman ya da site yönetimine bu konuda yetki verilecek, yönetim de avukata yetki verecektir.
Merhaba sitemizde 2 dairesi olan birisi için tek aidat ödenmesi yönünde oy çokluğu ile alınmış genel kurul kararımız var. Ancak aksine düşünenler oy birliği ile karar lamamız gerektiğini söylüyorlar. Aidattan muafiyet için oy birliği ile mi karar alınması gerekiyor?
Merhaba Kazım bey, geç yanıt için üzgünüm umarım görürsünüz. Aidat muafiyetleri hakkında karar verilirken oy birliği mi oy çokluğu mu gerektiğine dair kanunda açık bir düzenleme yoktur. Ancak aidat miktarlarına dair kararın oyçokluğuyla alınabileceği düzenlemesi vardır. Buradan hareketle muafiyet ya da iki dairesi olandan tek aidat alınması hususunda da oy çokluğuyla karar alınabileceği kanaatindeyim.
Aylin Hanım merhaba. Vereceğiniz yanıt ve yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. Benim size şöyle bir sorum olacak : Yazlık olarak kullanılan bir taşınmazımı Eylül (2022) ayında satışa çıkarıp Ocak (2023) ayında sattım. Ben satışa çıkarttığım zaman mantolama çalışması yoktu. Ancak yaz aylarında bir genel kurul toplantısı yapılmış. (Son 3 yılın ilk 2 yılı pandemiden dolayı şehirler arası ulaşım yasağı ve toplantı yasağı olması nedeniyle, bu yıl 2022 yaz aylarında da geçirdiğim ciddi kaza nedeniyle konutuma gidemedim). Fakat bu kurul toplantıları hiç bir zaman kat maliklerine usulüne uygun olarak haber verilmedi, bu sefer de aynısı olmuş. (İadeli taahhütlü mektup gönderimi veya elektronik posta iletisi yok. Telefonla ulaştıklarına ve o an orada bulunanlara panoya astıkları duyurular aracılığı ile haberleşme sağlanmış. Buna gerekçe olarak da eski yönetimlerin karar defterlerini, adres ve telefon listelerini kaybetmelerini gösteriyorlar). 120 daireden oluşan bu yazlık konutları orada kışın da oturan yaklaşık 10 veya 15 dairenin isteği üzerine mantolama yapma kararı alıyorlar. Emlakçı satış ilanı astığında mantolama çalışması yoktu, satış gerçekleştiğinde mantolama halen devam ediyordu, 21 Şubat 2023 tarihi itibarı ile de bitmemişti . Mantolama işini üstlenen şirketin yetkilisi bugün(25 Şubat 2023) daireyi satın alan kişiden telefon numaramı alarak bana ulaşıp mantolama ücreti olarak belirlediklerini söyledikleri 9000,00 TL yi benim ödemem gerektiğini belirtip, ödemezsem icra ve haciz yoluna gideceklerini belirttiler. Ben habersiz olduğum bu konudan dolayı evimi daha iyi bir fiyatla satmadığım için mağdur oldum. (Bilseydim ödeme yapıp daha iyi bir fiyata satardım). Kaldı ki bilgim olmadığı için herhangi bir evrak, sözleşme vs imzalamadım. Size şunları sormak istiyorum : 1-Yönetim tüm kat maliklerinin adına, yazlık olarak kullanılan bu konutlara isteyen 10- 15 tane daireyi baz olarak alıp böyle bir uygulama yapma hakkına sahip mi, 2- Eğer böyle bir hak varsa hiç bir bilgimin ve onayımın olmadığı bu uygulamanın ücretini hiç oturmayacak, eski ev sahibi olarak ben mi yoksa mülkün yeni sahibi olan ve onu kullanacak olan kişi mi ödeyecek. Vereceğiniz bilgiler benim için çok değerli ve önemli. Şimdiden teşekkürü bir borç bilirim.
Sevgi hanım, böyle bir durumda alınan kararın iptali için dava açtığınızda yapacağınız masraf, 9000 TL'den daha fazla olacaktır. Dava açma imkanınız var, ancak mantıklı mı, tartışılır. Usülüne aykırı yapılmış da olsa, bir dava ile iptal ettirilmediği sürece alınan kararlar geçerlidir. Karar tarihinde malik olduğunuzdan, karar gereği sizden tahsil edemezler ise elbette size karşı icra ve haciz yoluna gidebilirler. İmzanız olmasına gerek yok, karar alınmış. Tekrar belirtiyorum, dava yoluyla iptal ettirilinceye kadar usülüne aykırı da olsalar kararlar geçerlidir. 10-15 tane dairenin baz alınıp alınmadığını, karar metinlerini incelemeden, yeter sayılarına uyulup uyulmadığını bilmeden hiç kimse net bllemez ve yorumlayamaz. Yeni mülk sahibinin hiçbir şekilde sorumluluğu yoktur, mevcut duruma göre sizin ödemeniz gerekmekte.
Öncelikle merhaba Bina yöneticimiz aidat dışında ekstra bizden ücret isteyebilir mi? İsterse ödemezsek hukuki açıdan zarar görebilir miyiz
Genel kurul toplantısında ekstra istenen ücret ya da gidere dair karar alınmış ı? yöneticinizden bu istenen bedele dair alınan kararı size göstermesini talep edin. Karar alınmışsa ve ödemezseniz, apartman yönetimi sizi icraya verebilir. Bu konuda bir karar alınmamışsa, ödemek zorunda değilsiniz.
Merhaba bizimde aidat ve bina gideri odemeyen bir bina sakinimiz var üstelik binada 2 dairesi var biz icra takibi ile alınmasını istiyoruz ancak avukat ücreti daire başı 1.250 lira isteniyor buda bizi zorluyor başka bir yolu varmı yardımcı olursanız çok sevinirim
Merhabalar Şerife hanım. Ödenmeyen aidat alacaklarını alabilmek için tek yol malesef icra takibidir. Avukatlık ücretleri , her avukatın kendisinin belirlediği ücretlerdir. (Asgari olarak alınacak minimum kuralına uymak şartıyla örneğin bir avukat aynı iş için 5000 TL diyebilir, diğer avukat 2000 TL diyebilir) Ücretler, alacak miktarına göre de değişiklik gösterir. Farklı avukat meslektaşlarımdan da ücret almanızı, bütçenize en uygununu ve daha da önemlisi sizde güven oluşturan bir avukatı seçmenizi tavsiye ederim. Bazen de bu işler ne yazık ki "ucuz etin yahnisi" misali olmaktadır, ucuza iş alan bazı meslektaşlarımız dosyalara ilgi göstermeyebilmektedir. Bizim büromuzun avukatlık ücretleri ile ilgili bilgi almak için, [email protected] adresine mail yazmanız yeterli, oradan detaylı bilgi verebilirim. Saygılarımla.
Abimin (üvey kızı)nın yani abimin eşinin kızına ait arsalar vardı . Yengem velayet hakkını kullanarak bu arsaları satılığa çıkardı bir arsayı sattı sonra 2.arsayı bana teklif etti bende nasıl yapacağız dedim 2018 yılında ben 3 katlı bir ev ve arsa ve belli Bir miktarda para ödeyerek bunların karşılığında bir arsa aldım . Aynı gün satışlar yapıldı .3 arsadan 2 arsası satıldı kızın bir arsası kaldı . ben aldığım Arsaya iş yeri açtım baya bir masraf ettim imar barışından faydalandım tadilat vb yaptım bu aldığım yerde bu zamana kadar prim yaptı değeli hale geldi .kızın bir ifadesi (Hatta imar barışı müracaatında imar kirliliği sebebiyle soruşturma geçirdim kız o zaman 19.5 yaşında idi ifadesinde ben bu arsayı 2018 yılında Arslan ovalıya sattım diye ifadesi de mevcut ). Daha sonra annesi ile kızının arası bozuldu Kizi da yaşı dolunca biri ile evlendi şimdi kız annesine ve bana dava açtı annem velayetimi kötüye kullandı diye suan tapuyu iptal etmek in dava açtı ve ben mağdur edilmeye çalışılıyorum . Bu konuda bilgilendirme yapabilir misiniz . Ayrıca bu konuda varsa Yargıtay kararları yardımcı olabilir misiniz ? Teşekkür ederim
Merhaba. Sıkıntılı bir durum. Genel olarak şu bilgilendirmeyi yapmam mümkün, bu davada kilit nokta: 'iyi niyetli üçüncü kişi' olduğunuzu (hukuken iyi niyet, yapılan bir mal kaçırma OLSA DAHİ bilmemek ve bilebilecek durumda olmamak demektir) ispatlamak durumundasınız. Olaya özgü , şöyle şöyle yapın gibi bir hukuki danışmanlık veremem. Emsal Yargıtay kararı bulmak zordur, hayli emek ve mesai gerektireceğinden, ne yazık ki yardımcı olamam. Oldukça zorlu bir dava, karşı tarafın muhtemelen bir vekili vardır, siz de avukat bir meslektaşımla anlaşsanız, karşı tarafın iddialarını ve dosya içeriğini inceleyerek sizi temsil etse çok iyi olur.
Merhaba Aylin hanım, Site yöneticisiyim aidatlarını bilerek eksik ödeyen kiracılar içinde icra takibi başlatılabilir mi? Diyelim aidat 600 tl ama 500 ödüyor. İcra takibi başlatmadan önce noterden olmadan kendim bir ihtarname verebilirmiyim kendilerine? saygılarımla
Merhaba, ödenmeyen kısım için (örneğinizde 100 TL için) icra takibi başlatılabilir. İhtarı elden verirsiniz vermesine ama almadığını iddia edebilir, bu nedenle aldığına dair bir imza almalısınız. Yine de noterden gönderilmeyen metinlerin içeriği de ihtilaflı olacağından, bu yöntemi önermiyorum. Örneğin, evet bana bir ihtar içerikli kağıt verdi ancak bu değildi içeriği farklıydı deyip kendisi bir belge hazırlayabilir, vesaire vesaire.
Merhabalar, aidatını ödemeyen bir malik hakkında yönetici olarak gerekli yasal işlemleri başlatmak istiyorum fakat, apartmanımızın biriken çok parası olmadığından, gerek dava masrafları gerek se de avukat vekalet ücretini karşılayamayacağımızdan dolayı elimiz kolumuz bağlı kalıyor. Size sorum, aidatını ödemeyen malik hakkında yasal süreci başlatıp sona erdirdikten sonra apartmanca yapılan tüm masraflar apartman toplantısında bir karar alınıp davalı maliğe yansıtılabilir mi?
Merhaba geç yanıt için çok üzgünüm, umarım görürsünüz. Malesef birçok apartmanın sıkıntısı bu, ancak yasal işlemler de ülkemizde artık hayli masraflı hale geldi, yapacak birşey yok. Yasal sürecin masrafını bir şekilde karşılayıp başlatacaksınız. Elbette sürecin masraflarını haklı çıkmanız halinde karşı taraftan almak imkanınız yasal olarak vardır. FAKAT; davayı kazansanız ve karşı taraftan almanıza dair karar verilse BİLE, karşı taraftan eğer tahsil imkanı yoksa , hiçbir şey alamayabilirsiniz. Nasıl mı, şöyle ki ; an itibariyle hukuk sistemimizde üzerine hiçbir mal , para ya da maaşı olmayan kişilerden birşey tahsil edebilme imkanı yoktur. Bunun bir cezası da yoktur. Karşı tarafın bu şekilde yaşıyor olması durumunda, elinizdeki tüm lehe mahkeme kararlarına rağmen karşı taraftan hiçbirşey alamayabilirsiniz. Bunu bilin. ( Tabi bu borç silinmez, yıllarca sürer gider, bir noktada karı taraf muhakkak üzerine bir mal alacak , belki miras kalacaktır ya da işe girecektir... Ama yıllarca beklemek gerekebilir)
Saygilar sorum şü bir apartmanda 3 daire kaliyoruz yaz ayinda da bir daire daha oluyor apartmana elektrik faturasi geliyor kimse ödemiyor elektrik kesildi ben tek başima apartman elektriğini 8 yildir ödemekteyim bu 8 yillik ödediğim parayi diger maliklerden tahsil edebilirmiyim.
Merhaba geç yanıt için çok üzgünüm. Sorunuzun yanıtı, apartmanda usülünce alınmış aidat miktarına dair bir karar olup olmadığına göre değişir. Karar yok ise, kimseden birşey tahsil edebilmeniz mümkün değildir. karar var ise, apartman yönetimi (siz değil yönetim, yönetici siz iseniz ancak o zaman siz) dairelerden kendilerinin sorumlu olduğu tutar kadarını tahsil edebilir. Apartmanın bir yöneticisi yoksa, toplantı vs de yapılmıyorsa, ilk önce mahkemeye başvurularak dışarıdan bir yönetici atanması sağlanmalı, bu sorun çözülmelidir.
Kolay gelsin binada aidatı ödemeyen kiracı ve ev sahipleri var yönetim ödenmeyen borçlardan ötürü binanın asansörünü keseceğini beyan ettiler böyle bir hakları var mı elektrik ortak değil bireysel ikincisi eğer hakları varsa böyle bir şeye 15 katlı binada hamile ve yaşlı olanlar var bunlar mağduriyet yaşamaz mı ?
Merhaba, yönetimin tek başına (toplantıda karar alınmadan) böyle bir hakkı ve yetkisi yoktur. Yönetimin yapması gereken aidatlarını ödemeyenleri icraya vermektir, hizmeti kesmek ya da kısmak değil... Yönetim böyle birşey yaparsa mağdur olan kat malikleri yasal ihtarname ile yönetimi ikaz etmelidirler, durum düzelmezse yönetimin feshi için dava açabilirler.
Merhaba avukat hanım benim bir sorum olacak ben k.maras ilinde depremzedeyim. 6 bloklu sitede oturuyordum. Sitede 3 blok orta 3 blok ağır hasarlı raporu verildi. Ancak bu yıkılma ve mahkeme itiraz süreçleri uzun sürdüğü için sitede ortak kullanim ve dairelemiz yagmalaniyor. Bunun içinde site yönetimi olarak bekçi tutmaya karar verdik. Ancak binaları ağır hasarlı olan blok sakinleri bekçi için ödenecek ortak gidere katılmak istemiyorlar. Site yönetimi olarak nasıl bir yol izlememiz lazım. Biz site yönetimi olarak bekçiyi tuttugumuzda binaları ağır hasarlı olanlardan ortak gider masrafını tahsil edebilir miyiz yada etmeye hakkımız varmı. Bana bu konuda kanun maddesi olarak yardımcı olabilir misiniz en azından arkadaşlara kanun maddesi ile cevap verebilirim. Şimdiden teşekkür ediyorum.
Site yönetimi olarak bekçi konusunda apartman toplantısı yapılmalı, usülüne uygun şekilde normal bir toplantı gibi herkes davet edilerek. Bu konuda salt çoğunlukla karar alınırsa, ancak o zaman ortak gider masrafı olarak ağır hasarlı olanlardan da tahsil edebilmeniz mümkün olur. "Kat Mülkiyeti Kanunu Madde 30 – Kat malikleri kurulu, kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından yarısından fazlasiyle toplanır ve oy çokluğuyla karar verir. Yeter sayının sağlanamaması nedeniyle ilk toplantının yapılamaması halinde, ikinci toplantı, en geç onbeş gün sonra yapılır. Bu toplantıda karar yeter sayısı, katılanların salt çoğunluğudur. " diyor. Doğrudan bekçi tutma durumunu düzenleyen bir kanun maddesi yoktur.
MERHABA 6 DAİRELİ BİR DAİRE ALDIM ÇATI SORUNU ÇIKTI ÇATININ TEKRAR YAPILMASI GEREKİYOR YUKLU MEVLA 100000TL MASRAF VAR BENİM BUNDAN HABERİM YOKTU ÇATI MASRAF BENİ İLGİLENDİRİRMİ NE YAPMAM LAZIM SİMDİDEN TESEKURLER
Merhaba. Kat Mülkiyeti Yasası gereğince ortak yerden (çatı) kaynaklanan zarardan siz de dahil tüm kat maliklerinin gerek onarım gerekse oluşan bir zarar varsa o zarardan kendi arsa payları oranında sorumluluğu vardır. Bunun istisnası yönetim planında aksine bir düzenleme bulunuyor olmasıdır. Öncelikle yönetim dairenizin yer aldığı apartmanın yönetim planına bakın. Eğer yönetim planında bu konuda alınmış ayrıca bir karar yoksa, çatının onarılmasından herkes sorumlu sadece siz değil. Bunun haricinde, mahkemeden bir tespit yaptırılabilir. Bu tespit sonucu bilirkişi gelir ve sorunun nereden kaynaklandığını tespit eder. Sorunun niteliği gereği eğer daireyi size satan kişinin bu durumu bilmemesi imkansız kabul edilebilir ise, o kişiye ihtar çekilebilir. Son olarak eğer daireyi size satan kişi bir vatandaş değil de, ticari bir amaçla hareket eden bir şirket ya da müteahhit ise, yani aldığınız daire sıfır daire ise, o zaman durum farklı, müteahhidin sorumluluğu da vardır, müteahhide karşı dava açılabilir.
Kiracıya 2 haklı ihtarname gönderildiğinde tahliye davası açılabiliyor. Kiranin geç yatırılması gibi ihtarnameye konu olacak fiiller nelerdir? Örneğin abonelikleri üzerine almamak veya ortak gider aidatı geç yatırmak gibi fiiller de tahliye davasına neden olabilecek ihtarname kapsamında değerlendirilir mi?
Merhaba. 2 haklı ihtarname birçok yönden dikkat edilmesi gereken bir konu. Aynı kira dönemi içinde olması gerekiyor bu iki ihtarnamenin örneğin. Geçen sene bir ihtar çekildi , bu sene de aynı ya da farklı bir sebepten başka bir ihtar çekildiyse bu ikisi iki haklı ihtarname sebebiyle tahliye davası açılabilmesini sağlamaz. Abonelikleri üzerine almamak bir tahliye sebebi değildir, iki haklı ihtarname kapsamında bir ihtarname oluşturmaz. Ortak giderler ve aidatın geç ödenmesi tahliye sebebi oluşturmaz. Ödenmemesinin tahliye sebebi olabilecek ihtarnamelere konu edilmesi hem aradaki sözleşmeye hem de kiraya verenin aidatı kendisinin ödemiş olup istiyor olmasına bağlıdır; sözleşmede aidatın kiracının sorumluluğunda olduğu belirlenmiş ise, aidatların ödenmemesi tahliye ihtarına konu edilebilir ancak bunun için ilk başta kiraya verenin aidatı kendisinin ödemesi gerekir, ödedikten sonra ihtar ile kiracıdan bunu rücu ederek isteyebilir. Gördüğünüz üzere fazla detaylı ve çok incelikli, bu fiillerin neler olduğunu tek tek yorumda yazabilmem imkansız. Hukuk okununca bunlar okulda bir dönem öğretilen dersler, okuyunca dda bitmiyor ne yazık ki hep yeni Yargıtay kararları çıkıyor... O kadar çok sebep ve içtihat olabilir ki bu sorunuzun yanıtı olarak... Önerim, somut olayınız ne ise, danışmanlık ücreti karşılığında bir avukat meslektaşıma durumum şu, şu oldu diye izah ederek destek alın.
Merhaba Aylin hanım benim 2009 aldıgım dairemde bağımsız bölüm no hatalı yazılmış bina 1990 yapılmıştı o dönem proje üzerine bagımsız bölüm no konmamış. sonradan koymuşlar projeye de bina girişinden soldan saat yönüne doğru. binada ise nolar girişten sağa doğru . bu durumda benim 3 nolu dairem projede 4 görünüyor bu hata tüm dairelerde var. benim karşı komsum olan kişiye haciz gelmiş projeye göre beni oturdugum daire komşumun komşumun dairesi de benim görünüyor. kime sorsalar asıl dairelerimizi gösterirler. oturdugum dairenin elektrik su abonesi benim üzerime. bu durumda benim dairemmi satışa çıkarlar mı ben ne yapmalıyım. tapu ve belediye arasında mekik dokudum lihkap'a yönlendirdiler onlarda konuya hakim degil bütün daire sahiplerinin imzasını istiyorlar bir de karşı komşummun üzerine şerh düşülmüş 13 tane şerh görünüyor bir türlü çözüm bulamadım. bana öneriniz ne olur .ilginiz için teşekkürler.
Resul bey yaşadığınız durum pek de rastlanan bir durum değil. Ben de lihkab'dakiler gibi, böyle bir değişikliğin yapılabilmesi için tüm dairelerin imzasının gerektiğini, yani bir apartman genel kurul toplantısı yapılarak bu durumun düzeltilmesi için karar alınması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü sizin dairenizin numarasındaki değişiklik herkesi etkileyecek, tek başına siz değişiklik (düzeltme) yaptıramazsınız. Dairenizin komşunun icrası sebebiyle satışa çıkarılacağını ve satılacağını düşünmüyorum, çıkarılsa bile işte o zaman size tebligatlar geldiğinde (ki gelir) buna bir dava ile karşı koymak mümkün olur. Ama tabi bu durum olmadan bir an önce bir apartman kararı ile (oybirliği ile) bu durumu lihkab'a götürmeniz. Karar almanıza rağmen lihkab bir değişiklik yapmaz ise, hem belediyeye hem tapuya hem de lihkab'a yazılı başvuru yapmanıza rağmen (başvuru numaralarınızı da belirterek) sorununuzun çözülmediğini belirten işte o zaman bir cimer şikayeti yapabilirsiniz. Şu anda daha karar aldırıp da lihkab'a başvurmadan şikayet yapsanız da işe yaramaz, önce bunları yapın derler.
merhabalar, Bir komşumuz keyfi olarak bir buçuk yıldır aylık aidat ve onarım ve tadilat masraflarını ödememektedir ve kendisi memur emeklisidir. Avukatımız hiçbir şekilde emekli maaşlarına icra konulamayacağı için icra takibi açmak istememektedir. Biz bu komşumuzda aidat ve tadilat masraflarını nasıl tahsil edebiliriz? saygılarımla
Merhaba Bahadır bey, emekli maaşlarına haciz konulamayacağı doğru. Ancak bir kişiye karşı icra açıldığında tek tahsilat yöntemi maaş değil ki, banka hesabına , arabasına evine haciz konulabilir. Bankada maaş hesabına haciz konulmaz ama maaş hesabı dışında hesapları olabilir, onlara gayet de konur. Küçük borçlar için araba ev sattırılamaz tamam, ama haciz de kalkmaz, örneğin 1 yıl sonra kişi arabasını evini satmak istese mesela, hacziniz olduğundan satamayacaktır, bu durum onun borcu ödeyip kapatması için tazyik unsurudur, kanunun (haczin) amacı da budur zaten. Ben icra açılmamasını bu nedenle doğru bulmuyorum, icra açılmalıdır.
Aylin hanım merhaba, Kirada oturuyorum artık kendi evime geçmek istiyorum fakat kiracım evden çıkmıyor. gereksinim nedeniyle tahliye davası açmayı düşünüyorum ihtarımıda çektim. Ancak iki haklı ihtara konu olmasını istediğim ve sözleşmede kiracının yükümlülüğü olarak belirtilmiş muaccel olan aidat borcu için de kendim yönetime ödeyerek kiracıma 30 günlük süre vererek noterden ihtar çekmek yoluylada iki haklı ihtara dayanarak tahliye davası açabileceğimi düşünüyorum. (kiracım düzensiz ödediği kiraları artık düzenli ödemeye başlamış durumda). Fakat aidat borcunun iki haklı ihtara konu olabilmesi için aklımda bir kaç soru var cevaplarsanız çok sevinirim. Öncelikle muaccel olmuş ve yönetime ödeme yaparak ihtar edeceğim aidatın 1 aya ilişkin olmasında bir sorun var mı yoksa bir kaç ay ödenmemiş aidatı mı olmalı? ayrıca ayın 10.nunda son ödeme tarihi olan bir aidat için aynı ayın sonunda ihtar çekebilir miyim yoksa takip eden ayımı beklemem lazım? 2 haklı ihtarın ikiside aidat borcu olabilir mi? Eğer mümkünse bu durum gereksinim nedeniyle tahliye davası açmak mı daha hızlı ve lehime olur yoksa usulüne uygun noterden çekilmiş ve 30 günlük sürede ödemesi yapılmış iki farklı aya ait aidat borcu için iki haklı ihtara dayanarak açacağım tahliye davası mı daha hızlı ve lehime olur? Vereceğiniz kıymetli bilgiler için şimdiden çok teşekkür ederim.
Merhaba Anıl bey, ihtiyaç nedeniyle tahliye ihtarı ayrıdır, iki haklı ihtar sebebiyle tahliyeye esas olacak ihtar ayrıdır. İkisini aynı anda yürütmenize bir engel yok tabii ki. Sorduğunuz sorular çok sayıda ve her biri uzun açıklama gerektiriyor, ücretli danışmanlık konusudur, buradaki forum yanıtlarında ancak genel hukuki bilgiler verebilmekteyim, dava açılır ya da açılmaz gibi. Dediğiniz gibi bilgi gerçekten kıymetli, ücretsiz danışmanlık vermek yasa dışıdır, avukatların mesleği budur. Emeğin ve bilginin gereği de budur. Dilerseniz bir avukat meslektaşımdan ücretli danışmanlık alın, ya da [email protected] 'ye mail yazarsanız danışmanlık hizmetimiz konusunda bilgi verebilirim. Anlayışınız için teşekkürlerimi sunarım.
Merhabalar Aylin Hanım yaklaşık 30 yıldır sahibi olduğum isyerimin bodrumunun küçük bir kısmını oraya da aidat ödenmesi karşılığında kullanıyorum. Birkaç kat maliki ile bazı farklı konularda ters düştüğümüz için oranın boşaltılması için yönetime baskı yapıyorlar.. Ben de kurulu duzenimi bozmak istemiyorum yönetim de açıkçası beni haklı buluyor. Bu durumu avukata vermelerini istiyormuş bu birkaç sakin.. Nasıl bir yol izlemeliyim?
Merhaba Doruk bey, bir bağımsız bölümün maliki olan, o bağımsız bölümün eklentilerinin de malikidir, bu kanunen böyle. Eklentiler kapsamına bodrum kat dahil olmasına dahil AMA kat planında/mimari projede bordum katın dairelerin kullanımına ayrılmış bölüm bölüm bölünmüş ve herkesin nereyi kullandığı belli olan alanları var ise böyle. Alan planda belirli değilse, tek bodrumda herkesin hakkı vardır, o nedenle siz karşılığında bir aidat gibi para ödeseniz de EĞER Kİ GENEL KURUL TOPLANTISINDA (apartman toplantısında) buna dair alınmış bir karar yok ise, sizin ortak bodrumdaki bir kısmı kullanmanız yasal değildir. Dediğim gibi para ödüyor olmanız değil, bu konuda bir karar alınmış olup olmadığı önemli. Daha farklı sorularınız için ücretli danışmanlık sunabilirim. [email protected] ye mail atmanız yeterli.
Merhaba Aylin Hanım Kiracı ile 06.07.2022 tarihli 1 yıllık kira sözleşmesi ve 07.07.2022 düzenlenme tarihli tahliye taahhütnamesi sözleşmemiz vardı. Tahliye tarihi olan, 07.07.2023 Cuma günü , geçen sene 4500 TL olan kira bedeli, tarafımıza 6000 TL olarak yattı. Biz de 10.07.2023 Pazartesi günü kirayı, kiracıya adrese teslim posta ile iade ettik. Ve teslim aldı. Aynı gün Tahliye taahhütnamesi ve ödenmemiş 10 aylık aidatları ödeyerek, kiracıyı icraya verdik. Fakat tahliye taahhütnamesi ile aidat farklı icra dairelerinde icraya verildi. Kiracı vekili tahliye taahhütnamesinin imza dahil tamamına itiraz etti ve icra durduruldu. Evraklar muhtara bırakıldığı için mi bilmiyorum 27 Temmuz tarihli aidatlar için tebliğ mazbatası var fakat halı hazırda ödeme yok. Bizim veklimiz icra da olan 10 aylık aidatlar için noterden ihtar çekelim diyor. Biz halı hazırda icrada olan aidatlar sebebiyle, bu duruma sıcak bakmadık. Sizin bu konudaki görüşlerinizi almak isterim. Hiç bir şekilde daha önce kiracıya ihtar çekmedik. Fakat biz ve apartman yöneticisi aidatların ödemesi için defalarca kendisini Whatsapp'dan ve sözlü olarak uyardık. Biz kiracıyı tahliye etmek istemekteyiz. Dolayısıyla yeni sözleşme de yapmadık. Şu durumda 06.Ağustos 2023 hafta sonuna denk geldi ve geçen ay tahliye taahhütnamesini işleme koyacağımız ve kirayı kabul ederek, sözleşme yenilemiş durumunda olacağımız endişesi ile iade ettiğimiz geçen ayın kirası ay dolmasına rağmen ve önümüzdeki ayın kirası da tarafımıza yatmadı. İade ettiğimiz geçen ayın kirası ve önümüzdeki ayın kiraları için ayrı ayrı mı yoksa tek bir tane mı ihtar çekelim ? Avukatımız iade etmekle hata etmişsiniz. Hem iade edip hemde ihtar olur mu diyor da bu kira iade edildi diye af mı olacak ? Ayrıca durdurulan tahliye taahhütnamesi ile aidatlara ait icra birleştirilemez mı ? Şu durumda ödenmeyen aidatları ileri sürerek İcra hukuk da itirazın kaldırılması davası açılabilir mi? Yoksa sulh hukuk da mı dava açmak yerinde olacaktır? Biz 1 aylık yasal dava açma süresi yarın yani 07.08.2023 de doluyor diye endişe ederken, Avukatımız 12 ay süreniz var diyor.Bu doğru mudur? Yardımcı olursanız çok sevinirim. İyi çalışmalar
Merhaba Cenk bey, genel olarak şunu diyebilirim, hep iade edip hem de ihtar çekmek birbiri ile çelişen şeyler, iade etmeseydiniz daha iyi olurdu, bu endişe ile yaptığınız hareket çok da mantıklı olmamış. Çok sayıda sorunuz var, her biri teknik açıklama gerektiriyor. Bir forum yorumunda yanıtlanacak şeyler değil. İcra süreci başlatmışsınız, dosyanın detayını ve yaşanan süreci en iyi bilen takip eden avukatınız olduğundan ondan en sağlam bilgiyi alırsınız. Bu sitedeki yazılarımın altında olaya has hukuki danışmanlık veremiyorum, gördüğünüz gibi onlarca yorum ve soru geliyor, tüm gün bunları yanıtlamam lazım, ancak hukuki danışmanlık benim okulunu okuduğum ve geçimimi sağladığım mesleğim olduğu için bunu yapmam mümkün değil.. Burada çok temel bilgiler konusunda fikir belirtiyorum, bazı meslektaşlarım bunu da ücretsiz yapmamaktadır. Ancak elbette kişilerin kiracıları ile yaşadıkları, doğrudan ihtarnamelerine dair soruları gibi olaya has hususları danışmanlık ücreti karşılığında yanıtlıyorum. Bu şekilde sorularınıza yanıt ve destek almak isterseniz sadece [email protected] 'ye ücretli danışmanlık için mail yazdığınızı ve bu sorularınızı belirterek bir mail atabilirsiniz. Anlayışınız için teşekkür ederim.
Merhaba. Yeni yapılan ve yarı yarıya yaşamın başladığı 10 bloklu site de spor salonu havuz sinema salonu gibi birçok özellik var. Ancak bazı hizmetler ( spor salonu aktif değil, içerisinde spor malzemeleri müteahhit tarafından henüz konulmadı ve çalışmıyor) gerektiği gibi verilemiyor. Bu durumda site yöneticisi de topu müteahhite atıyor. Bu durumda ayıplı mal satmış oluyor tahüdü olan hizmetleri yerine getiremediği için. Aidatlar epey yüksek, eksik ödeme hakkı varmıdır bu konuda alınamayan hizmetlerle alakalı. Nasıl bir yol izlenmeli maliklerle site yönetimi ve müteahhit arasında? Site yönetiminin hiç mi sorumluluğu yok?
Merhaba Sabri bey, ortak alanlarda bulunması taahhüt edilen ancak hala hazır edilmemiş olan her türlü hatalı, eksik, kısacası sizin de dediğiniz gibi ayıplı imalatlardan sadece müteahhit sorumludur. Site yönetiminin sorumluluğu yoktur. Hatta site yönetiminin bu tür konularda, alınmış bir genel kurul kararı olsa dahi müteahhide karşı dava açmak konusunda dava ehliyeti yoktur. Müteahhite karşı bağımsız bölüm malikleri olarak sadece sizler bireysel olarak dava açabilirsiniz. Kesinlikle bu sebeplerle aidatları eksik ödeme gibi bir hakkınız yoktur. Genel kurulda usulüne uygun şekilde belirlenen aidatı her daire maliki ödemek zorundadır, aidatın verilen hizmeti ve binadaki imalatları karşılamadığını düşünen malikler düşürülmesi için toplantıda yani genel kurulda oy kullanabilir, yapabilecekleri tek şey budur. Müteahhite dava açmak düşünülebilir. Müteahhitle aranızda var ise yazılı her tür belgeyi ücretli danışmanlık alacağınız bir meslektaşıma gösterin, ondan sonra açılabilecek davanın niteliği, müteahhitten neler istenebileceği belirli hale gelecektir. Büromuzdan destek almak isterseniz [email protected] 'ye mail yazmanız yeterli. Sevgiler.
Merhaba 3BLOK 124 daireden oluşan sitede oturmaktayım merkezi ısıtma sistemi mevcut daireme sıcak su gelmediğini fark ettim aynı zamanda alt kattaki komşumdada sıcak su yoktu site müdürümüz filtreleri yeni temizledik başka bir arıza olabileceğini usta çağırmamız iletti, alt komşum ile usta çağırdık onun termometresi bozuk çıktı benimde filtrem temizlenmemiş temizlendi sıcak su geldi ustaya 400 tl işçilik verdim yöneticiye bunu aidattan düşmesini söyledim düşmedi bende ödemeyeceğim, bana icra davası açarsa ne olur ayrıca sitede teknik servis personeli işi bıraktı 3 aydır yok bu hizmeti alamıyorum, ve personel maaşını aidattan düşmedi buna istinaden dava açabilir miyim?
Merhaba Emir bey, yapmanız gereken yönetime (site müdürüne) YAZILI başvurmanız idi.. Sözlü olarak söylemişsiniz, o da size sözlü olarak usta çağırın demiş. Dayanağı ne? Usta çağırırsanız site aidatından düşebiliriz dememiş. Şimdi aidattan kendinize göre bunu düşmeniz durumunda elbette icraya koyarlar. Davada site müdürü böyle dediği için çağırdık'ı ispat etmeniz imkansız. Davanın da birçok masrafı olacak.... Kısacası, elinizde site müdürünün / yönetimin size bu şekilde bir usta çağırmanızı, gerekirse bunun aidatınızdan düşüleceğine dair yazılı hiçbir şey yok iken burada haksız siz çıkacaksınız. 400 tl yi cebinizden ödemek durumdasınız. Bunun haricinde, sitedeki teknik personel ayrılmasına rağmen onun maaşının aidattan düşülmemiş olmasında ise durum farklı. Burada derhal olağanüstü genel kurul (apartman toplantısı) yapılmalı, düşülmesine dair karar alınmalı. Olağanüstü toplantıya, Kat mülkiyeti kanunu'nun m. 29/II gereği, Kat Malikleri Kurulu'nun yani oturan site sakinlerinin 1/3'ünün isteği üzerine gidilebilir. Karar alınmadan "personel de gitti zaten onu da eksik ödeyeceğim" diyerek site sakinleri kafadan aidatı eksik ödeyemez. İlk önce karar alınacak. Karar alınması gerektiğini, bunun için olağanüstü genel kurul yapılması gerektiğini 1/3 çoğunluğu toplayarak YAZILI bir dilekçe ile yönetime sunun. Yönetimden dilekçenizin alındığına dair kaşeli imzalı ya da mümkün değilse sadece imzalı bir belge alın. Dilekçe yönetim tarafından alınmamakta ya da alındı belgesi niteliğinde bir kağıt verilmemekte ısrar edilirse, site sakinleri olarak alınmadığına ya da alındı kağıdı verilmediğine dair bir tutanak tutun, herkes imzalasın. Toplantı yapılmaz ise yönetime karşı dava açılabilir. Siz bunları yaptıktan sonra durum hakkında dilerseniz tekrar görüşebiliriz.
Merhabalar, apartmanda yeni yönetici oldum herhangi resmi bir karar defterimiz yok. Şuana kadar apartmanın altındaki işyerinden herhangi bir aidat toplanılmamış. Benim o işyerinden geçmişe dönük aidatları talep etme şansım var mı acaba? Varsa eğer neler yapmalıyım? Cevap için şimdiden çok teşekkür ederim
Merhaba Kemal bey, geçmişe dönük aidat toplama imkanınız, ancak bu konuda geçmişte bir karar alınmış ise vardır. Defter yok dediğinize göre, geçmişte dükkandan aidat alınmasına dair alınmış bir karar da mevcut olmadığını düşünüyorum, bu nedenle mümkün görünmüyor. Yeni yönetici olarak sorumluluğunuzun doğmaması için bir defter tutmaya başlamanızı, bir apartman toplantısı yaparak (yönetim planında öngörülmüş bir olağan genelkurul tarihi var ise o tarihte, yok ise en kısa zamanda bir gündem belirleyip gündem listesinde muhakkak bu dükkanın aidatı konusunu da yazarak olağanüstü bir genel kurul yani toplantı yapmalısınız) alttaki işyerinin aidatı konusunu oylamaya sunmalı, bu konuda bir karar almalısınız.
Selam Aylin hanım binada aidat toplanırken zemin kat 1+1 60m2 üst katlar 135 m2 aidat ödemesi diğer katlarla aidatı aynı tutarımı ödeyecek yoksa m2 hesabına göremi hesaplanacak. teşekkürler
Merhaba, yönetim planında her bağımsız bölümün metrekaresi ne olursa olsun eşit aidat ödeyeceği mi yoksa büyüklüğe göre oranlı ödeneceği mi yazdığına göre bu sorunun yanıtı değişir. Her iki türlü de yasaldır ve mümkündür, yani yönetim planında ne yazıyorsa o geçerli.
Merhaba Aylin hnm. Yılın ilk ayı yapılması gereken olağan kat malıkleri toplantımız yöneticinin sağlık sorunu nedeni ile 2 kez ertelendi ( apartman panosuna not yazılarak bildirildi) ve en son erteleme notu da kaldırılınca, ben panoya toplantı tarih -saat - yer belirlenmesi ve bildirilmesi talebimi içeren not astım… Yönetici bana şu şekilde geri dönüşte bulundu, ilk toplantıya yeteri katılım olmadığı…bu durum için tutanak tutulduğu ve yeni toplantı tarihinin bu tutanakta belirtilip, panoda ilan edilerek salt çoğunluk ile toplantı yapıldığını iletti. Oysa ben belirtilen her toplantı tarihinde toplantı yapılacağı söylenen daireye gidip zili çaldım ve kapıyı açan olmadı. ( bir takım sorunlar olabileceği düşüncesi ile 3 seferde binaya arkadaşlarım ile gittim ve panodaki notları da resimledim) ulaşabildiğim komşu (kiracı) ise yöneticinin çok hasta olduğunu ve toplantı tarihinin belirsiz olduğunu belirtti… Yönetim ile aramda oluşan husumet nedeni ile kasıtlı bir şekilde beni devredışı bırakacak bu davranışta bulundukları kanısındayım…Apartman 5 daireli olduğu için, yönetim görevinde olan 2 daire böyle bir usulsüzlüğü kolayca tezgahlıyabilmekte...( 1 daire de yurt dışında yaşıyor ) Mülk sahibiyim binada ikamet etmiyorum ve dairemi boş tutmaktayım, 2023 yıl sonu noter kanalı ile ikamet adresim, telefonum ve mail adresimi ilettim ( husumetimiz burdan kaynaklı, kasıtlı olarak apartman giderlerini, bildikleri halde telefon,mail yolu ile değil boş duran daireme posta yolu ile ilettiklerinden bana ulaşmıyordu ve sonunda icra ile aldılar…) Bütün bunları anlatma sebebim, 2024 olağan toplantısı için bildirdiğim ikamet adresime,telefonuma,elektronik postama bilgilendirme yapmadılar ama başında belirttiğim gibi apartman panosuna basit notlar yazarak bilgilendirdiler. Ben de o tarihlerde toplantı olacak diye her seferinde gittim ve sonuçsuz döndüm… Bu usulsüz gerçekleştiğini düşündüğüm 2024 yılı olağan kat malikler toplantısına ne şekilde itirazda bulunabilirim? İyi çalışmalar dilerim.
Merhaba Onur bey, siz noter kanalı ile ikamet adresinizi, telefonunuzu ve mail adresinizi bildirerek yapılması gereken en önemli şeyi yapmışsınız. Eğer 2024 yılında bir olağan kat malikleri toplantısı yapıldığına eminseniz ( böyle bir toplantının hala yapılmamış olma olasılığı yok ise) , bu toplantıda alınan kararların iptali için dava açılabilir.
Aylin hanım, Merhaba. Öncelikle teşekkür ederim. Bulunduğum iş merkezinde 10 tane dükkan var. Hepsi 2 kardeşe ait. Ben kiracı olarak bu yılki kira artışını kabul etmeyince kardeşler yönetim genel kurulu toplayıp aidatıma %700 zam yaptı. Şu an 7 bin TL kira ödüyorum aylık 6500 TL aidat borcu ödemem isteniyor. Bu aidatı artışını sadece bana yaptılar ve ödemezsem icra takibi yapacakların söylediler. Bu yasal mıdır?
Kiracılar da kat malikleri kurulu kararına karşı dava açabilir. Alınan karar sizin menfaatinizi doğrudan etkilemektedir. Kanuna karşı hiledir de. Kira artışı yapamayanın bu şekilde aidattan zararını çıkartmaya çalışması ve bunu da tüm taşınmazların malikleri oluşunu kullanarak yapması elbette yasal değil. Size karşı bir icra takibi yapılırsa itiraz edeceksiniz. Ancak onun haricinde sizin bir dava açmanız gerekiyor, alınan kararın iptali için.
Merhaba Aylin Hanım. Öncelikle hizmetiniz için teşekkür ederim. Size iki sorum olacak. Lüks bir sitede oturuyorum. Oldukça fazla sayılabilecek bir aidat ödüyorum. 1- Aidatımı kredi kartıyla ödemekteydim. Yönetim, watsap grubuna gönderdiği bir mesajla yönetim kurulu kararını atarak bundan sonra kartlı ödemelerden komisyon alınacağını duyurdu fakat genel kurulda kabul edilen bütçede komisyon giderlerine de pay ayrılmıştı. Bunu almaya hakkı var mı? Ayrıca komisyon masrafını ödemeyi kabul ederek kartlı ödemeye gittiğimde pos cihazlarını bankaya iade ettiklerini öğrendim. İbana atılmasını istiyorlar. Bu karar uygun bir karar mı? Dolayısyla bu ay aidatımı ödememiş oldum. Yaptırımı var mı? 2- Aynı siteden bisikletim çalındı. Kapıda bir güvenlik kulubesi var fakat güvenlik şirketinden hizmet almıyorlar. Bu durumda ne yapmalıyım? Tekrar teşekkür eder, saygılar sunarım.